İSRAİL'E SU SATIŞI İÇİN KKTC Mİ KULLANILACAK ACABA?


KKTC'ye su temin projesi yarın Ankara'da masaya yatırılacak...
TÜRKİYE'den KKTC'ye deniz altından borularla getirilen 'asrın projesi' olarak nitelendirilen 'KKTC'ye Su Temin Projesi' yarın Ankara'da masaya yatırılacak. Suyun yönetimi konusunda KKTC tarafından hazırlanan ileri istişare önerileri, Ankara'da yapılacak görüşmelerin ardından netleşecek.
KKTC Başbakanı Ömer Kalyoncu geçtiğimiz hafta KKTC Hükümetinin su konusundaki görüş ve önerilerini içeren bir mektubu Türkiye'deki yetkililere ulaştırmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği'ne ilettiklerini kaydetmişti. KKTC Hükümeti temsilen, Maliye Bakanı Birikim Özgür, KKTC Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanı Sunat Atun, KKTC Tarım, Doğal Kaynaklar ve Gıda Bakanı Erkut Şahali ile KKTC Bayındırlık, Çevre ve Kültür Bakanı Kutlu Evren bu çerçevede temaslarda bulunacak. Tarafların uzlaşması halinde ortaya çıkacak olan hükümetler arası anlaşma, imza aşamasına gelecek.
ÖZGÜR: "MODELE SON ŞEKLİNİ VERECEĞİZ"
Ankara ziyareti öncesi Ercan Havalimanı'nda açıklama yapan KKTC Maliye Bakanı Birikim Özgür, "Özel işletmenin verimliliği ile kamunun gücünün birlikte değerlendirilebileceği yasalarla uyumlu" olarak nitelendirdiği modele son şeklini vereceklerini söyledi. Su konusunda bugüne kadar yaşanan sürece ilişki bilgi veren Maliye Bakanı Birikim Özgür, projenin artık son aşamaya geldiğini vurguladı.
Suyun dağıtımı konusunda kamu-özel ortaklığı şeklinde geliştirilen modelin detaylarına ilişkin iki ülke arasındaki istişarenin sürdüğünü kaydeden Birikim Özgür, CTP-UBP hükümetinin 7 Nisan 2015'te Türkiye'nin KKTC'ye sunduğu hükümetler arası anlaşma taslağı üzerindeki çalışmayı tamamlamasının ardından, 2 ülke teknik heyetlerinin 24-25 Aralık'ta anlaşmanın detaylarını konuştuğunu hatırlattı.
Maliye Bakanı, ortaya çıkan metni imzalayacak olan KKTC Başbakanı Ömer Kalyoncu'nun Türkiye'ye ileri istişare maksatlı öneriler sunma ihtiyacı hissettiğini anımsatarak, hazırlanan önerilerin geçen hafta Türkiye'ye sunulduğunu, yarın ve salı günü yapılacak teknik heyet toplantılarında Türkiye'nin önerilere vereceği cevabı ele alacaklarını söyledi.
Özgür, şöyle konuştu: "Böylece anlaşmanın son safhasına gelmiş olacağız. Bizim bu süreçte KKTC tarafı olarak hiç kuşkusuz ülkemizde çok uzun yıllar boyunca halkımızın her bir Kıbrıs Türkü'nün yaşamını doğrudan etkileyecek bir hususta tüm detayları incelikle ele alma ve hiçbir hataya da imkân tanımayacak şekilde en düzgün modeli ortaya çıkarma gibi bir hassasiyetimiz vardır ve bu noktada da çok yoğun tartışmalar ülkemizde zaten uzunca bir süredir yaşanmaktadır.
Bu dinamizmin Kıbrıs Türk halkını var ettiğini ve kendi beyni gücümüzle kendi ülkemizde finansman yönü de dâhil olmak üzere en uygun modellerin uygulanabilmesi adına biz üzerimize düşeni yapmış bulunuyoruz" Bakan Özgür, bu noktada belediyelerin önemine dikkat çekti.
"BELEDİYELERİN KARŞILAŞABİLECEĞİ RİSKLERİN BERTARAF EDİLMESİ ADINA YOĞUN ÇALIŞMA YÜRÜTTÜK"
Özgür, "Yeni modelde belediyelerimizin hem suyun yönetiminde hem yürütülecek olan teknik şartname hazırlığı ve ihale süreçlerinde, hem de ihalenin ardından belirli bir süre bir işletmeci tarafından yürütülecek olan dağıtım faaliyetleri esnasında bu dağıtım faaliyetlerinin yürütülmesi ile ilgili karar mekanizması içerisinde yer alabilmesi adına ve bilhassa finansman mali giderler yönünden belediyelerimizin karşı karşıya kalabileceği bir takım risklerin bertaraf edilebilmesi adına biz yoğun bir çalışma yürüttük.
Son önerilerimiz de bu minvalde bir içeriğe sahiptir” dedi. Türkiye ve KKTC'nin bu modelin iyi bir şekilde işlemesini istediğini kaydeden Maliye Bakanı, “İşletmecinin siyaset tarafından engellenmeyeceği, verimli çalışabileceği koşulların oluşturulmasını aynı zamanda da kamunun gücünü en etkin şekilde hissettirebileceği bir yapının ortaya çıkabilmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Birikim Özgür, "Özel işletmenin verimliliği ile kamunun gücünün birlikte değerlendirilebileceği, yasalarımızla uyumlu bir model ortaya çıksın diye biz üzerimize düşeni yaptık ve gelinen aşamada artık 8-9 Şubat görüşmeleri ile birlikte hükümetler arası anlaşma son şeklini almış olacak ve önümüzdeki günlerde iki ülke tarafından çok büyük ihtimalle imzalanmış olacak" dedi.
"PROJE ARTIK SON AŞAMADA, SU BİRKAÇ HAFTA İÇİNDE ÇEŞMELERDEN AKMAYA BAŞLAYACAK"
Maliye Bakanı, Kıbrıs Türk tarihinin en büyük projesi olarak nitelendirdiği projenin artık son aşamaya geldiğini, birkaç hafta içinde suyun çeşmelerden akmaya başlayacağını söyledi. Özgür, Bizi çok ciddi bir iş yükü bekliyor. Bunun bilincindeyiz. Teknik şartname hazırlanacak. Belediyelerle birlikte nerelerde ne gibi alt yapı yatırımlarının hayata geçirilmesi konusu kararlaştırılacak. Bir ihale süreci hayata geçirilecek. Bütün bunlar bizim hükümetimizin tarafından yürütülebilecek esaslı işlerdir diye bakıyoruz" diye konuştu.
Alıntı 



Bir şekilde anlaşmaya varılacak ve fikrimce su İsrail'e ulaşacak :( 
Bu işin RANT olarak olarak görüldüğünü zaten biliyoruz. 2 ay kadar önce konu kamuya mal olmuştu.
Asır = yüzyıl demek. Okyanuslardan geçen kablolar Amerika ile Avrupayı bağlıyor. Manş denizinin altından tünel geçiriyor. Kıbrıs'a su borusu döşemenin neresi asrın projesi oluyor? Üstelik alay eder gibi denize dökerek. Proje yapılmış ama dağıtımı düşünülmemiş. Kimin sorumlu olduğunu da bilmiyorsunuz.
Öncelikle bir konu üzerinde önce tartışılır. Bir ortak karar alınır ve uygulama başlatılır. Burada görünen o ki, kendi kendilerine bir karar almışlar ve şimdi de anlaşma yapmak için uğraşıyorlar.

Bu boyuttaki projeler, anlaşmalar inşaat başlamadan önce sonuçlandırılır. Milyonlarca dolar yatırmadan önce.  İnşaattan sonra pazarlık yapılması görülmüş değil.  Anlaşma sağlanamazsa? Boruları geri mi toplayacaklar. Acele ile yollar yapıldı, çöktü. Haliç Köprüsünün kapakları ile problem çıktı. Bakalım burada neler olacak?

KKTC su parası vermek istemiyor.
KKTC'nin İsrail'e olan su hatları eski, yenilenmesi gerekiyor. Bunun için kaynak olarak kullanılan suyun parasının tahsili ile sübvanse edilmeye çalışılıyor. KKTC yönetimi de buna yanaşmıyor. 
Farkında değiller mi? Yoksa biliyorlar mı? bilmiyorum ama, Kıbrıs'taki hakkımız nedeniyle Akdeniz'in yarısını kontrol edebiliyoruz. Kıbrıs giderse Akdeniz'de de Ege gibi balıkçı teknelerimiz bile açılamaz. Tutumlarımız ve davranış şekillerimiz daha akıllıca olabilir diye düşünüyorum. Ayrıca Kıbrıs'lıların Türkleri hiç sevmediğini hepimiz biliyoruz.
Rusya'nın gaz ambargosu gözümüzü korkutuyor ama Kıbrıs'a ulaşan suyu aylardır denize akıtarak Kıbrıs'lılara yar etmemek ne kadar acı, düşünmek bile insanın içini acıtıyor.

Çağımızdaki her yatırım döner dolaşır halka minare olarak geri gelir benden söylemesi :(

HÜLYA ÇAKICI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleyman Demirel'den bir fıkra ile günümüz :)

Hayat Kişiye Özeldir

Ayağınızdaki 6 Güçlü Nokta