Önlem! Kilisliler Saklanın. Ama nereye?


Kime sordunuz da yanlışlıkla oldu dedi?
Mermi evin çatısından içeri giriyor ve evdekileri öldürüyor. Eve saklanın, sokağa çıkmayın diyorlar. Savaş durumlarında canavar düdükleri çalar. Evler boşaltılır, millet sığınaklara gönderilir, gerekirse kent boşaltılır, olağanüstü önlemler alınır. Bizim hükumet o kadar rahat ki daha yeni masaya yatıracaklar.
Avrupa da, Amerika da bırakın bomba atılmasını, böyle bir savaş durumunu duysalar, birisi savaş çıktı dese dükkanlar yağmalanır, hisse senetleri satılır, borsa çöker, bankalardan paralar çekilir. Bankalar iflas eder, sigorta şirketleri batar, millet şehri bırak, ülkeyi terk eder kaçar. Kırk yılda bir terör saldırısı olduğu anda şehir ablukaya alınıp anında teröristler etkisiz hale getirilip yakalanıyor. Olağanüstü önlemler alınıyor, 40 gün yas ilan ediliyor, terörü protesto yürüyüşleri, toplantıları yapılıyor. Bizim hükumet terörist avlamak için şehir yıkıyor, savaş durumunda önlem için daha düşünüp masaya yatıracak. Millet hükumet önlem alacak diye bekliyor. Önlem ise saklanın. Saklanır millet saklanır ama nereye?
Dağları, taşları vuruyorlardır inlerine gireceğiz derken. Bunlar hala onları dağda zannediyor. Adamlar şehir merkezlerinde ellerini, kollarını sallaya sallaya dolaşıyorlar. Siz adım atana kadar her yer bombalancak. Müthiş bir çözüm. Füze eve ve camiye düşmüş ölülerimiz var. Adamlar sokağa çıkmayın diyorlar. Şu okullar olmasaydı maarifi ne güzel idare ederdim diyen zihniyetin devamı bunlar. İŞİD kendisine karayolu ile verilen mühimmatları havayolu ile iade ediyor. Dertleri Kilislileri kaçırtıp Suriyelileri yerleştirmek galiba. Yazık suçsuz günahsız insanlara. Vali sakın abdestsiz dolaşmayın! Bakan da çözümü buldu, ortalık da dolaşmayın, evlerinizden çıkmayın! Kilislilerle dalga geçiyorlar anlaşılan. İnsanlar işine gitmezse ekmeğini nasıl kazanacak.
Ülkesine defalarca roket saldırısı yapılıyor. Halk önlem alın deyince, vatandaşının üzerine polis salıyorlar. İŞİD Kilisi resmen bombalıyor. Bizim jetlerimiz sınır ötesine geçemiyor. Devlette kaçın saklanın diyor. Oldu olacak bari boşaltın Kilisi işid gelsin yerleşsin.

Hava savunma sistemi arızalı demek ki, hükumet kabadayılık yapayım derken Rus uçağını düşürdü. Yaptığına bin pişman oldu ama iş işten geçti. Şimdi sınırın o tarafına adımını atamıyor. Ruslardan mı Esad'dan mı korkuyor bilinmez. Angajman gereği karşıya bir iki top mermisi yolla halkın gazını al yola devam. Ölenlere baş sağlığını da yolladık mı tamam. Niye uçakla bombalamıyoruz. Irak'ı bombalıyoruz, Suriye'ye gücümüz yetmiyor mu. Yoksa İŞİD militanları değerli mi?
Birincisi yanlışlıkla oldu diyelim. 69 roket saldırısı oldu buna ne diyeceksiniz. Kaç aydır roket düşüyor. Gerçek güzergahı neresi ki bu roketlerin bize yanlışlıkla geliyor. Sanki sınırda birileri roketle oyun oynuyor da arada bizim Kilis'e düşüyor. Resmen bombalanıyoruz ama kimsenin sesi çıkmıyor. Bu nasıl bir şey her yerde amaçsızca şehit veriyoruz.
Yanlışlıkla değil ama sizin bilginiz dahilinde bombalar geliyor olabilir. Kendinizi İŞİD mağduru göstermeye çalışsanız da ilişkilerinizi belgeleyen gerçekler ortada. Yoksa neden ülkenin  bağımsızlığına ve toprağına kast eden bir örgüte savaş ilan etmiyorsunuz. YPG'nin hakim olduğu taraftan niye bir şey gelmiyor? Amaç Kilis-Suriye sınır hattında tampon bölge kurmak ve YPG'nin ilerlemesini durdurmak. Bu amaç için halkımızın yaşadığı yerleri bombalatıyor olamaz mısınız?
Devlet değil misiniz? Nasıl geliyorsa gelsin önleyin. Girin içeri 50 km koruyun ülkenizi ve halkınızı. Karşı koyacak gücünüz mü yok? Bir devletsiniz meşru müdafaa hakkınız var. Bütünlüğümüzü korumak için ve buna hiç bir ülke hayır diyemez. Demek bu ülkenin milli istihbarat teşkilatı falan yok. Hepsi paralel veya montaj. Nasıl olsa Türk halkı salak. En iyisi yalancılık dersi yapın ve Milli Eğitimde müfredatına koysun. En azından yalan kabahat olmaktan çıkıp meşruluk kazanır. Bunlar oldukça mizah dergilerine gerek yok.
Mit tırlarıyla İŞİD'e yolladığınız roketler şimdi bizi vuruyor. Siz yanlışlıkla diyorsunuz ama ölenler gerçekten ölüyor. Valilere talimat verirken dokunmayın süreç bozulmasın dediğiniz  mühimmatlarla, silahlarla şimdi her gün şehit veriyoruz. Açıklama şu şekil de; Kesin bir yanlışlık var biz o roketleri bize atsınlar diye vermedik. İşid ile kardeşiz. Kardeş kardeşi vurmaz demek istiyorlar. Habil ile Kabil'i unutuyorlar.
Kandıran kandırana. Allahım bu kadar kandırılmaya müsait insanı nasıl bir araya getirdin. Tek yanlışlık sizin zihniyetinize sahip bizi temsil edenlerden hala adalet, eşitlik, refah, düzen bekleyerek size inanan bizler de aslında. Sayenizde kendi ülkemiz de yabancı olup, yanlışlıkla da ölüyoruz.
Devlet bu konu da gayet soğukkanlı. Terörü bedeli ne olursa olsun bitireceğim diyen devletimiz İŞİD tarafından Kilis Suruca bomba atılıyor, can alınıyor. Kararlı iktidar ve devlet sessiz kalıyor. Çünkü ortak yönleri var ve aynı ideolojinin insanları. Roket düştü! Hava sahana bile girdiğini kanıtlayamadığınız uçağı düşürdünüz. Rusya'da, Esat'da Türk uçaklarının Suriye'ye geçmesine izin vermez. Geçtiği taktirde düşürürler. Türkiye, Suriye ve Rusya ile savaşmak zorunda kalır. İşid'inde yapmak istediği bu fikrimce. Ülkemize atılan bu roketlerden bir kaç tane İsrail'e düşse acaba karşılığı ne olurdu?

Devlet bir şey yapmıyacak. Kilis ve Antep'liler yapacak. Oy vermeyecekler. Bu kadar net bir görüş ortadayken, bu susturucu baskıya destek veren her kim olursa olsun unutmasın ki, günü geldiğinde pişmanlığıyla kalacaktır.

HÜLYA ÇAKICI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleyman Demirel'den bir fıkra ile günümüz :)

Ayağınızdaki 6 Güçlü Nokta

Hayat Kişiye Özeldir