LGBTİ



LGBTİ nedir? Onur Yürüyüşü, her yıl Haziran ayının sonlarında Dünya genelinde kutlanan ve Stonewall ayaklanmasının yıl dönümünde gerçekleştirilen, LGBTİ bireyler ve LGBTİ bireylere destek veren kişilerin katılımıyla gerçekleşen bir dizi etkinlikler ve törenler bütünüdür. Bir dizi etkinliklerin ve geçiş törenlerinin gerçekleştirildiği etkinlikler Stonewall ayaklanmaları anısına gerçekleştirilmektedir. 1969 da Stonewall Inn adlı barda baskı, şiddet ve ayrımcılığa
dayanamayan eşcinseller ayaklanmış, baskı kuran polisi bara hapsetmiş ve 4 gün boyunca sokaklar da eylemler yapılmıştır. LGBTİ mücadelesinin dönüm noktalarından biri olan o gün dünyanın her yerinde onur haftası, gey onur, LGBTİ onur ve onur yürüyüşü gibi adlarla kutlanır. Burada kastedilen onur, kişinin kendi oluşunun onurudur, kendi varoluşundan utanmayışının yansımasıdır.

Kimsenin dini, dili, ırkı bizi ilgilendirmediği gibi cinsel tercihi de ilgilendirmez/ilgilendirmemeli. Herkesin kendi hayatı, kendi tercihi. Kimsenin başkasının hayatına müdahale edip ahlak bekçiliğine soyunmaya hakkı yok. Herkes kendine, kendi evine, çocuğuna iyi örnek olsun. Kimse kimseye karışmasın her şey iyiye gider. Genç kızlara, hayvanlara, bebeklere, çocuklara, kardeşlere tecavüz edilirken Müslümanız da, LGBT onur yürüyüşünde mi din elden gidiyor? Öncelikle bu bir tercih değil doğuştan gelen bir yönelimdir. Yani ortada hastalıklı bir durum yok. Normal olan neye göre belirleniyor? Kime göre ve neye göre normal. Belki de onlara göre normal olan onlar, anormal ise bizlerizdir. Bu yüzden herkesin yaşam tarzı kendisine göre normal. Benden farklı diyebilirsin ama bu onları anormal yapmaz. Dünya da büyük çoğunluk heteroseksüel ama homoseksüellerin, transseksüellerin sayısı da tahminlerden daha çok. Bu insanlar bu kadar aşağılanmayı, hakarete uğramayı, sokakta rahatça gezememeyi ve öldürülmeyi tercih etmiş olabilirler mi? Onları kabul etmek zorundayız çünkü varlar. Rahatsız olmak bizlerin problemi onların değil.

Kimseyi öldürmemiş, kimseye tecavüz etmemiş, kimsenin hakkını çalmamış, kimseyi bir şeye zorlamamış, kimsenin özgürlüğünü kısıtlamamış, örgüt kurmamış, kimseye her hangi bir şeyi empoze etmiyor, hiçbir şeyin propagandasını da yapmıyorlar. Kalbini ve aklını dinlemiş mutlu olmuşlar. Yaşayabileceği şekilde yaşamak istemişler. Keşke herkes olmak istediği ve gerçekte olduğu kişi olabilse.

Eşcinsellik hormonal bir bozukluk neden tedavisi yok? Çünkü kimse eşcinselliğin ruhsal yada hormonal bir hastalık olduğunu kanıtlayamadı. DSM'den eşcinselliğin hastalık olması çıkartılalı yıllar oldu. Allah onları bu şekilde yaratmış aynı zaman da dinimizce eşcinsellik yasak bu da ayrı bi çelişki. Toplumca tek sorunumuz eşcinseller mi? Sorun yaratacak ne yaptılar. Hasta değiller ve eşcinsellik sapkınlık yada bozukluk değil. Yarın çocuğunun ne şekilde doğacağını hiç kimse bilemez.

HÜLYA ÇAKICI 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleyman Demirel'den bir fıkra ile günümüz :)

Hayat Kişiye Özeldir

Ayağınızdaki 6 Güçlü Nokta