Zübüklük en eski karaktersizliktir



Nasreddin hocayı adamın biri hep alt etmek istermiş, bir gün herkesin içinde dünyanın merkezi neresidir? diye sormuş. Hoca biraz düşünmüş. Adam ey ahali bak hoca cevap bile veremiyor. Hoca istifini bile bozmadan bastığın yerdir demiş.

Haramın binası olmaz. Sen doğru dur eğri belasını bulur. İnsanlar kendilerini değersizleştirmeyi öyle iyi beceriyorlar ki, zamanla hiç bir anlamları kalmıyor. Hiç kimse ömürlük değildir. Her insan yaptığı hatanın kalabalığında hesabını bir gün yalnız kalmakla öder. Bunu düşünecek kapasiteye sahipse eğer? Laf tüccarlarının geçim kaynağı dedikodudur. Nedense bu tür mahlukatlar bayağı da ilgi görürler. Arkamızdan konuşup yüzümüze gülen embesillerdir bunlar. Eğer dost isen dostunun arkasından konuşanlarla dost olamazsın. Sorarım ben evet bunlara nasıl müdahale etmeden dinledin? Kendimi bildim bileli arkamdan konuşulmuştur. Yüzüme yemez bir tarafları konuşmaya. Çünkü bilirler ki emin olmadığım ve bilgi sahibi olmadığım hiç bir konu da konuşmam. Alacakları cevaba cevap veremeyeceklerdir. Çok denediler kaybettiler onun için artık bu yolu tercih ediyorlar. Arkadan konuşarak kendi yarattıkları hayali şeyleri/olayları/lafları vs. hakkında konuştukları kişiye yapıştırırlar. Konuştukları kişiler de aynı karektere sahip kişilerdir. Söyleyen kendini söyler dinleyen kendini dinler. Benim için konuşanın da, dinleyenin de hiç bir kıymeti yoktur o yüzden. Bana kötülüğü olan herkese bugüne kadar iyilikle karşılık vermişimdir. Artık duyarsızım, yeni zaman da beni böyle etkiledi işte. Çünkü bazı İnsanlar köpeklerden sadakati öğrenmeli, havlamasını değil. Ama öğrenemeyecekler. Artık kimseyi yüceltmem de, küçültmem de ama ederinden de fazla değer vermem. Çünkü kimse kötülüğünü de, iyiliğini de sonsuza kadar gizleyemez. Kenardan izlerim, herkesin gerçek yüzü er veya geç ortaya çıkıyor çünkü.

Çok akıllı insan gördüm. Aslında akıllı olmak anlatılanları anlamakmış. Çok zeki insanla konuştum. Aslında zeki olmak egoya hizmetmiş. Ve aslında gerekli olan anladıklarını sorgulamayı bilmekmiş. Hayat bumerang gibidir. Niyeti Kötü de olsa, iyi de olsa atılan ok sahibine döner. Karşıya attığını zanneder fakat döner dolaşır kendine saplanır. Kendi bile şaşar kalır. Etme bulma dünyası bu dünya.

HÜLYA ÇAKICI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleyman Demirel'den bir fıkra ile günümüz :)

Hayat Kişiye Özeldir

Ayağınızdaki 6 Güçlü Nokta