Kayıtlar

özel sektör etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Şeker Fabrikaları Neden Önemli?

Resim
Her gün ayrı bir gündem, her gün ayrı bir kahramanlık ülkede yıllardır hiç mi değişmez bu zihniyet. Devlet ticarethane değildir. Özellikle zorunlu gıda üretimi, haberleşme, enerji vs. gibi alanlarda halk için hizmet verir. Devleti oluşturan ise millettir. Piyasa alak bulak, kimin kime gücü yeterse durumlarındayız, haksızlıklar almış başını gidiyor. Konuşmaya bile korktuğumuz günümüzde her şeyi olduğu gibi kırmadan, dökmeden söyleyen, sorgulayan, uygulayan insanlarımız olmalı. Tarım bir ülkenin en önemli temel taşıdır. Şeker Fabrikalarının ne derece önemli olduğunu, AB ülkeleri ile diğer gelişmiş ülkelerin kendi şeker fabrikaları üzerindeki hasasiyetlerinden de anlayabiliriz. Söz konusu fabrikaların özelleştirme sonrasındaki kontrol ve denetiminden millet olarak endişe duyuyoruz. Endişemiz geçmişte diğer özelleştirilen kurumlar gibi olma ihtimali yüzündendir. Ülke insanı olarak endişelerimizin giderilebilmesi için; İhalelerin şeffaf olması, yabancılara satilmaması, satın ala

Eğitimi neden bırakıyoruz?

Resim
Eğitimi bırakma oranından çok eğitimi terk etme nedeni daha önemli. Ülkemiz önceleri hoşgörü, doğal güzellikler, turizm, tarım, hayvancılık ve Atatürk ile anılırken şimdilerde tecavüzler, zamlar, krizler, mülteciler ve dahası kötü işlerle anılıyor. Yinede umut ediyorum silkelenip kendimize geleceğiz. Cehalet mutluluktur neden kabullenmeyip bilgiye erişim ihtiyacı duyalım. İnsan elinde beyninde ne olursa olsun içten darbe almış ve yıkılmışsa gideceği yer belirsiz, amacı da hiç olur. Eriyene, son bulana dek ne yollar, ne yolculuklar biter. Türkiye'de okumak para etmiyor, okuyunca gidip iş bilmeyen birinin önünde ceket ilikliyoruz. Okuyanlar gidip tarlada, bahçede işçi olarak çalışıp şantiyeleri dolduruyor. Okuyanlar bürokrat olur, hukukçu olur çok biliyor diye görevinden el çektirilir. Okuyan öğrenciler ülkemizde bulunduğu yerin halkı tarafından, esnafı tarafından ezilir. Okuyan bayanlar evlendirilip anne olur. Ülkemizde okumanın değeri yapılan torpil kadardır. Gerçek adalet

İyi Ki Çok Param Olsaydı!

Resim
Bir çok ve birbirinden farklı sektörler toplu sözleşme konusunda anlaşmazlık nedeniyle greve gitti, bu grevler hızla milli güvenliği tehdit ettiği açıklaması ile ertelendi. İnsanlar maaşına zam istiyor çünkü geçim sıkıntısı yaşıyor. Grev erteleniyor az maaş alan çalışan alışveriş yaptığı marketi terk edip daha ucuzuna yöneliyor. Sonra mahalle marketi neden iflas ediyor diye konu başlığı açılıyor. Girdi, işlem ve çıktı döngüsü her açıdan ve her anlamda planlanmalı açık, boş, askıda hiçbir yer kalmamalı. Girdi ve çıktılar şirketlerin kar maksimizasyon hesabına göre ayarlanır. Bu döngüde eğitimden üretime kadar olan her şey olmalıdır. İnsanların ihtiyacı olmayan şeylere bile ihtiyaç duyma konusunda profesyonelleşmesi kapitalizmin klasik taktiğidir. Gereksiz üretim ise dünya kaynaklarını sömürmektir. O çok beğenip gıpta ettiğimiz ülkeler bunu yapıyor ve teknoloji kirliliği ile insanları doğadan iyice uzaklaştırıp düşünemeyen toplumlara çeviriyorlar. Çin gerçeği varken ortada bir

YENİ KIDEM TAZMİNATI

Resim
Kıdem tazminatında Avusturya modeli uygulaması ön görülüyor. Yani 15 yıl çalışanın kıdem tazminatı 11 ay azalacak. Avusturya’da 5 yıllık sigortası olan tazminat alabilirken, Türkiye’de planlanan ise 15 yıldan önce verilmemesi. Türkiye’de halen 15 yıl çalışan 15 aylık kıdem tazminatına hak kazanırken, Avusturya modelinde bu süre 4 ay. 25 yıl çalışan ise Türkiye’deki mevcut sisteme göre 25 ay yerine 9 aylık kıdem tazminatıyla yetinmek zorunda kalacak. Türkiye'de bir defa tazminat alan çalışan 5 yıl tazminat alamayacak. Hali hazırda mevcut sistemde 1 yıl çalışan işçiler işten çıkarıldıkları veya haklı nedenlerle kendileri iş akdini feshettikleri takdirde kıdem tazminatı alabiliyorlar. Kadınlar evlendikleri tarihten itibaren 1 yıl içinde işten ayrıldıklarında, erkekler de askere giderken kıdem tazminatını alma hakkına sahipler. Avusturya’nın kendi sosyo ekonomik koşullarına göre hazırlanmış modeli Türkiye’de uygulanabilirliği ne kadar doğru olabilir? Model alınan ülkedeki asgari

Sadece bir şişe su için :(

Resim
Cumartesi günü Çocuk Esirgeme Kurumu’ndan 20 çocuk ve iki yuva görevlisiyle Cinemaximum Brandium’da film izlemeye giden iki kişi, suları dışarıdan aldıkları için sinema görevlisinin kötü davranışlarına maruz kaldıklarını ve çocuklara kötü muamele yapıldığını belirtti. (Alıntı) O günahsız yavrulara reva görülen tutum ve de fahiş fiyatlar ödeyip de alınamayan hizmet. Sinema bileti fiyatına satılan mısır ve su. Gitmeyerek tepkimizi koyalım. Orada film izlenmezse ne kaybedilir? Ama onların kayıpları hak ettikleri olur. Bu dünya da tüm sıfatlara, rütbelere, makamlara sahip olunabilir ama bir tanesi olabilmek için bazen ömür bile yetmeyebilir. İNSAN OLABİLMEK. Yavruların hafızalarından bir ömür boyu silinmeyecek, her su şişesi bu olayı hatırlatacak belki de. Ve yine belki de ilk kez sinemaya gidip film seyredeceklerdi. Biz insanlığımızı ne zaman kaybettik. Her şey para mı, o masumlara nasıl bunu yaşatabildiniz. Zaten onlar kanatları kırık birer melek. Özür dilemek kırılan k