Kayıtlar

Enerji etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Sevgi

Resim
Adında sevgi geçen bir kavramı, içinden sevgi geçmeyen birisine yüklememek gerekiyor. Sevgi gerçek bir emektir her insan taşıyamaz, layık olamaz. Sevilmeyecek, en az bir kez beğenilip takdir edilmeyeceksek ne anlamı kaldı hayatın. Suyun bile sevgi sözcükleriyle moleküler yapısı değişiyorsa canlılar için yaşam kaynağıdır sevgi, içten olması koşuluyla. Sevgi genellikle karşılıksız kalır, karşılıklı olsa bile eşit seviyede olmaz, güvensizlikler, kavgalar, ayrılıklar yaşanır. Kendinizi fazla kaptırarak bir insanı her şeyiniz yapmayın, kimseninde her şeyi olmayın ki canınız yanmasın. Seviyorumlar, aklımdasınlar, dayanamıyorumlar korunaklı limanınız olmasın. Bir his ne kadar derin ve gerçekse o kadar da sessizdir. Onun ağırlığını üzerinde taşır, ne kadar yüzeyselse o kadar da dile vurur. Çehov'un dediği gibi 'birlikte gülemediğiniz birini asla sevemezsiniz.' Yani söz uçup gider sadece birlikte gülüp gülmediğinize, birlikte susup susmadığınıza bakın. Uyanmak için bir dar

Düşünce Enerjidir

Resim
Düşünce enerjidir. Bir düşünceyi ne kadar çok aklımızdan geçirirsek o düşüncenin enerjisini hayatımızda o kadar çok hissetmeye başlarız. Bu yüzden de korktuklarımız başımıza gelir. Peki iyi yada olumlu düşünmek için ne yapabiliriz? Düşüncenin gücü. Böyle diyorlar. Fikrimce olay hakkında farklı olasılıkları hesaplayarak hareket eden insanın başına gelenler öngörüsündendir. Bu da yetenektir. Olasılıklardan kötü olan gerçekleşmiş ve kişi bunu önceden öngörmüştür. Aynı şeyi tekrar ederek hissetmek ise odaklanmadır. Yani kendi kendini motive etmek ve düşünceyi hayata geçirmek için daha çok kafa yormak. Bir şeyi düşünürsün tüm eylemlerin bunun üzerine kurulur ve o olur, sonra korkarsın, korkudan kaçış yolu ararsın, bu korkunu büyütür ve hiç olmayan bir şeye sürekli bakmak gibi bir süre sonra onu görürsün, enerjin sayesinde oluşur tüm bunlar. Olumlu düşündüğün zamanda aynı şeyler geçerlidir, bu sefer her şey iyiye doğru değişir. Ama insanın korku fonksiyonları daha baskın olduğu için

Eğitimi neden bırakıyoruz?

Resim
Eğitimi bırakma oranından çok eğitimi terk etme nedeni daha önemli. Ülkemiz önceleri hoşgörü, doğal güzellikler, turizm, tarım, hayvancılık ve Atatürk ile anılırken şimdilerde tecavüzler, zamlar, krizler, mülteciler ve dahası kötü işlerle anılıyor. Yinede umut ediyorum silkelenip kendimize geleceğiz. Cehalet mutluluktur neden kabullenmeyip bilgiye erişim ihtiyacı duyalım. İnsan elinde beyninde ne olursa olsun içten darbe almış ve yıkılmışsa gideceği yer belirsiz, amacı da hiç olur. Eriyene, son bulana dek ne yollar, ne yolculuklar biter. Türkiye'de okumak para etmiyor, okuyunca gidip iş bilmeyen birinin önünde ceket ilikliyoruz. Okuyanlar gidip tarlada, bahçede işçi olarak çalışıp şantiyeleri dolduruyor. Okuyanlar bürokrat olur, hukukçu olur çok biliyor diye görevinden el çektirilir. Okuyan öğrenciler ülkemizde bulunduğu yerin halkı tarafından, esnafı tarafından ezilir. Okuyan bayanlar evlendirilip anne olur. Ülkemizde okumanın değeri yapılan torpil kadardır. Gerçek adalet

Dikkat! İşsiz Kalabilirsiniz!

Resim
Mesleki Yeterlilik Belgesinde süre uzadı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca, 40 meslek için dün sona eren belgesiz çalışma süresi 31 Aralık 2016’ya uzatıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca inşaat, enerji, otomotiv ve metal sektörlerinde toplam 40 meslek için dün sona eren belgesiz çalışma süresinin 31 Aralık 2016’ya kadar uzatılması için kanun değişikliği hazırlanarak Başbakanlığa gönderildi. Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Vekili Mehmet Ali Özkan, tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalışanların mutlaka Mesleki Yeterlilik Belgesi olması gerektiğini belirterek, "26 Mayıs 2016'dan itibaren 40 meslekte belgesi olmayanlar çalışamayacak" dedi. Süre uzatılıp 31 Aralık 2016'ya ertelendi. Söz konusu tarih itibarıyla Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirilen meslekler şöyle: Ahşap Kalıpçı Alçı Levha Uygulayıcısı Alçı Sıva Uygulayıcısı Alüminyum Kaynakçısı Bacacı (Seviye 3) Bacacı (Seviye 4) Betonarme Demircisi Beto

Nankörlüğü kedide değil, insanda tanıdım...

Resim
Kimi insan odaya girdiğinde odayı aydınlatır, kimi insan da çıktığında. Hepimiz bu sözün doğruluğunu defalarca yaşamışızdır. Hani bazı insanlar vardır, onlarla ilk kez karşılaşmamıza rağmen anında kendilerinden hoşlanırız. Bulundukları ortama neşe, canlılık, sıcaklık getiren insanlar. Çevresindekileri rahatlatan insanlar. Bu tip insanların yanında kendimizi rahat hissederiz, maske takmaya ve savunmada olmaya gerek duymayız... Bu insanlar yaşama dostça, sevgiyle bakar ve etrafımdaki insanlarında böyle bakmalarına sebep olurlar... Yaşamlarını bir serüven gibi çocuksu bir neşeyle ve haz alarak sürdüren insanlardır bunlar... Hareketleri rahat ve doğaldır, etrafına yaydıkları enerji güçlüdür. Ve her daim gençtirler. Bir insanın fiziksel çöküntüsünün nedeni, ruhsal çöküntüdür.   Hayata hepimiz bahsettiğim bu insanlar gibi başlarız aslında. Sonradan şekillenir, şekillendirilir davranışlarımız. Çoğunlukla başkaları tarafından olur bu. Çekemezler sizin huzurunuzu, neşenizi. bakı