Kayıtlar

GÜL etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Beynin Sahibini Bulmadan Çözemeyiz...

Resim
Her gül yaşamla buluşunca kokusunda bütünleşir. Bazı Güller ise bereketsiz topraklar da kirli sularla gelişirse güneşten çok karanlık köşelere terk edilirse dikenlerinden ibaret olmaya mahkum olurlar. Sonrasında Güneşin altında hak edilmemiş yerdeymiş gibi düşünülür. Kimse kötülüğe hizmet için dünyaya gözlerini açmaz ruhunu kirleten etmenler olur. Bakışını nereye çevirirse görüşü o olur, nasıl düşünürse karşılığında onu görür. İçleri kin, öfke, nefret, dışları tebesüm, sevgi, dostluk kokan insanların arasında yaşıyorsak kimseden de beklentiniz olmaz. Ve hiç birimiz daha olgunlaşamadık. İlla ki şaşırıyoruz / şaşırtıyorlar. Beklentilerden kurtulup anda yaşamayı öğrendikten sonra hayat çok daha rahat. Yaşananları sadece deneyim olarak görmeye başlayınca olumlu olumsuz, iyi kötü demeden kabulleniyor insan ve mutsuz olmak için neden kalmıyor. Hiç bir mutluluk sürekli değil, sürekli olan değişim ve ona ayak uydurabilmek. En büyük mutluluk mutsuzluğun kaynağını yok etmek. Hiç bir başarı

İngiltere'de tamirci olmak varmış. Boşuna okumuşuz.

Resim
Görmemişim düğünü olmuş. Ayrıca o gelinin hali nedir :) İngiltere’de düğünü için 240 bin sterlin (977 bin TL) değerinde bir Ferrari kiralayan 25 yaşındaki tamirci Osman Ali, aracı yanlışlıkla bir arkadaşının evinin duvarına çarpınca 25 bin sterlin (102 bin TL) ödemek zorunda kalmış. İngiltere'de tamirci olmak varmış. Araban yok. Normal, benim de yok. Peki niye bu kadar lüks bir araba kiralıyorsun? Hem de kullanmayı bile bilmiyorsun. Ferrari’yi kullanmak için özel ders alman gerek. Hareket ettirsen bile durduramazsın.100 km. hıza 3 saniye içinde çıkıyor. 570 beygirlik, 325 km hız yapan arabayı sırf gösteriş yapmak için. Nasıl durduracaksın? Bilmiyorsan. (Böyle insan çok. Ben çok eğleniyorum. Olmayan şeylerini varmış, yaşamış, okumuş, gitmiş, biliyormuş gibi anlatıyorlar ya. Salağız hepimiz. Bir bunlar akıllı. Benim yarısını çoktan tükettiğim ömrümün eğlencelik MALLARI bunlar. Hele Antalya ve İstanbul bunların yaşam merkezi. Her yerdeler. Bozmayın sallayın. Eğlenmenize bakın. Sa

Kefenin cebi yok!

Resim
Kefenin cebi yok. Çok zengin bir iş adamı imama gitmiş. Ben öldükten sonra çoraplarımla gömülmek istiyorum demiş. Vasiyetimde de belirtim! Beni çoraplarımla gömün. İmam da çoraplarla gömülmek şimdiye dek görülmüş mü? demiş. İş adamı bu benim vasiyetim ve öyle de olmasını istiyorum! demiş. Çocuklarına birer vasiyet yazmış. Ardından vefatı gerçekleşmiş. Çocukları vefati sonrası vasiyeti açmış ve okumuşlar. Evlatlarım mal, mülk, para istediğinizden çok miras bıraktım size. Lütfen bu mirası doğru düzgün bir şekil de kulanın. Doğru yoldan sapmayın, hak yemeyin. Çünkü vasiyet ettim ki beni çoraplarımla gömün. Bakın kirli bir çorabı bile götüremedim öteki dünyaya. Unutmayın evlatlarım kefenin cebi yok! Esprinin en ufak bir zeka belirtisi ve zarafetten yoksun olmasından ziyade, henüz bir kaç gün evvel sivil hayatı durma noktasına getirmiş bir vahşet üzerinden yapılması daha da vahim. Ortaokul çağındaki bir çocuk bile "Bu konuda espri yaparsam dikkatleri üzerime çekebilirim."