Kayıtlar

arkadaşlık etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İnsanın Değeri Parayla Ölçülür Mü?

Resim
Günümüzde insanların değeri parayla ölçüldüğünden ne kadar paran varsa o kadar değerli bir insan oluyorsun. Bu bağlamda insan değer görmek istiyor ve paraya ihtiyaç duyuyor. Döngüye ayak uyduran insanlar parayı güç olarak görüyor. Kapitalist sistemde paran yoksa aç kalırsın, yaşamını devam ettirebilmek için para en büyük önemi oluşturuyor. Doymayan ve tatmin olmayan ruhlarımız var. Hiçbir şeyde tam olarak kendimizi bulamıyor, arayışlarımıza sürekli devam ediyor ve hep bir eksiklik duyuyoruz. Huzuru, mutluluğu, kalplerdeki boşluk ve açlığı para ile satın alabileceğimiz şeylerle doldurmaya çalışıyoruz. Daha çok kazan, daha çok harca sisteminin birer kölesi olmaya devam ediyoruz. Ev alıyoruz daha büyüğünü daha güzelini arzu ediyoruz, araba alıyoruz marka, model, yaşını dert ediyoruz. Kıyafetleri, yiyecek içecek stoklarını konuşmaya gerek bile yok. Aldığımız ve sahip olduğumuz şeylerle benliklerimizi tatmin etmeye çalışıyoruz. Arkadaşlık ve dostluk desek o kavramları da tükettik nere

Reset Tuşuna İhtiyacımız Var...

Resim
Makamlar ve kavramları soyu tükenmeden koruma altına almamız gerekiyor, yoksa yok olan kavimler gibi tarih sayfalarına gömüleceğiz. Bir reset tuşuna ihtiyacımız var, çok fazla kirlilik ve karmaşa içindeyiz. Ülkede yalan söylemek, yakalanınca pişkinlik yapıp sırıtmak, işi komikliğe vurmak normal. Yalanı pratik zekayla, uyanıklıkla karıştırıp ortaya bir karışık yapmıyor muyuz? Almanya'da kaç Türk hem kaçak çalışıp, hem işsizlik maaşı alıyor ve üstüne de Alman vatandaşlığı. Sonra en ufak bir olayda Türk bayraklarıyla sokağa fırlamalar. Lotoya güvenmiyoruz çünkü sahtekarlık var, önemli ve insanın kaderini belirleyen her şey de sahtekarlıklar ortaya çıkıyor ama bizler şaşırmıyoruz. Adalet, sahte deliller, belgeler. Yalanlar Cumhuriyeti oldu artık burası. Bu durumlar her zaman vardı ama son yıllarda olduğu kadar alanen olmamıştı. Kafanızı kaldırıp Filistin'e bakın. Onlarda bizim gibilerdi bir zamanlar, belki bizim düşüncelerimizi taşıyorlardı. Şimdi ne durumdalar? Balka

Her durumda cesur olmalı insan...

Resim
Cesaret korkunun olmaması değil, istenmeyen ve korkulan durumlara karşı sakin kalabilmektir. Cesaret, mutluluk ve pişmanlık vagonları çeken lokomotif gibidir. Her ikiside mutlak suretle yaşanır. Önemli olan treni raydan çıkarmadan son istasyona götürebilecek azim ve kararlılıkta olmaktır. Hepimizin doğrusu, doğruya gidiş yolu, her doğruda anlayış yolu, her anlatılanda öğreniş yolu farklıdır, kendine özgü, kendine hastır. Gördüğümüz algıladığımız kadar yaşarız. Haklı olduğumuz durumlarda cesur olmak en onurlu duruşumuzdur. Önce kendine karşı sonrada hayata karşı cesur olmalı insan. Çünkü hayatımızda en büyük rolü sergileyen ve etki eden kararlarımız ve özgürlüğümüzdür. Cesur olmalı insan. Kendisi olmak için, uykudan uyanmak için, zihinsel şartlanmalarından arınmak için, bağımlılıklardan özgürleşmek için, değişmek ve gelişmek için cesur olmalı. Okumak bir başlangıçtır ama değişim için okuduklarını sindirmek, pratik hayatta uygulamak gerekir. Hayatın amacı eylemde değil farkında

Kürekleri Çekip Uzaklaşma Zamanı...

Resim
Geçer dediklerimi geçirdim, biter dediklerimi bitirdim, nefret ettiklerimi sildim ve yeter dedim. Geride bıraktıklarım hesap sormasın hiç bana. Farkında olduğum için var oldunuz, vazgeçtiğim için bugün yoksunuz. Bence siz artık kendi çapınızda eğlenin. Şu dünyaya geldik gidiyoruz. Kimseden kimseye fayda yok. Ne dostun var, ne arkadaşın, her şey menfaat çıkar sırtını dönmeye gör. Şimdikilerin sevgisi de yok. Sevgi, aşk, dostluk, arkadaşlık masallar da kaldı artık, her şey sahte. Kendisi olamayan insan evrimi kaçırır, başkalaşır o artık insan değildir sadece canlıdır. Kalp bir kez kırıldı mı, hiç kimseye aldırmaz ve hiç bir şeyi umursamaz. Belki mutluluğun sonu ama huzurun başlangıcıdır bu. Mutlu olmak bir seçimdir demişler, ne kadar doğru. Ben artık hep mutluluğu seçiyorum. Mutsuzluktan o kadar bıktım ve yoruldum ki. Zaten çok vakit de kalmadı, işte geldik gidiyoruz. Yeter ki siyah bakmayalım, beyaz, yeşil, pembe, mavi hakim olan anlarımız, anılarımız, sevginin sıcak renkleriyle ç

Aşk ve Arkadaşlık yolda karşılaşmışlar!

Resim
Aşk ve arkadaşlık bir gün yolda karsılaşırlar. Aşk kendinden emin bir şekilde sorar. Ben senden daha candan ve daha yakınım. Sen niye varsın ki bu dünyada? Arkadaşlık cevap verir. Sen gittikten sonra arkanda bıraktığın gözyaşlarını silmek için... Sevdayı derinden yaşayan adamlar da var. Bir ömrü bir sevdasına harcayan, ağlatmaya kıyamayan, saçının telini kıskanan, öyle  süsüne, boyuna, posuna değil! Yüreğine sevdalı adamlar.  Zor günün dostu, hayat ortağı, yolunda yoldaşı, göz yaşına içi yanan adamlar da var. Verdiği sözü tutan. Sevdiğine namus gözüyle bakan, kadınım deyip, arkasında dağ gibi  duran. Tam tersi olan adamlar da var. Yapamadıklarına sonradan pişman olan adamlar bunlar. Pişmanlık bütün bir ömür boyu saplantı haline gelebilir insan da. Yanlış olanı seçtiği için değil (çünkü bundan ötürü pişmanlık duyabilir insan) doğru olanı seçebileceğini kendisine kanıtlaması olanaksız olduğu için. Her acı her sızı geçte olsa bir gün geçer elbet.