Kayıtlar

toplumsal etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Asalet Nedir? Asil İnsan Kimdir?

Resim
Asil insan her şartta güçlü karakterini kaybetmeme yeteneğine sahip insandır. Asil insan güçlüyken de, güçsüzken de aynıdır. Şartlar ne olursa olsun efendiliğini bozmayan insana asil insan denir. Asalet aslından taviz vermeyen insanlarda bulunur. Alttan üste bulunduğu her ortamda kendi fikrini, düşüncesini söyleyebilen, egoya esir olmamış her insan asildir, asalet de asillikten gelir. Asil insan hak hukuk bilen, insanlığa, doğaya en çok faydası olan kişidir, bunun temelinde de kendini bilmek, bilgi yatar. Bu özelliklere sahip kişilerin asil soylu diye bilinen aile veya sülaleden olması sadece kağıt üzerinde kalır. Sözlük anlamı toplumun en üst ve soylu sınıfı, günümüzde ise en sinirli anında bile küfür etmeyen, alçak gönüllü, mütevazi, çalışanına veya hizmet aldığı insanlara kibar davranan kişiye denir. Asalet toplumsal ayrımın en belirgin çizgisidir, kan bağı soy sop para adam olmakla ilgili toplumsal ikna metodları olan bir ayrıştırıcı ezici çıkarları doğrultusunda şekil

Modern Hayat Ve Stres

Resim
Öfke kontrolü yapamamak günümüzde birçok suçun gerçekleşmesine neden olmaktadır. Modern hayat stresle başa çıkmayı ama bunun nasıl yapılacağını bilen profesyonellerden öğrenmek şartıyla salık verir. Aslında başından itibaren stressiz yaşlanabileceğimiz bir yaşam tarzı mümkün uygulayabilirseniz. Ben televizyon programlarının birçok konuda olumsuz duygulara ve yüksek beklentilere neden olarak stresi tetiklediğini düşünüyorum. Sahip olunana karşı mutsuz ve yetersizlik duyguları bugün birçok kesimde gerçeği görme ve akılcı düşünmeyi engelliyor. Sorunun varlığını ve büyüklüğünü kabul edip kör topal da olsa hayata devam edebilmeyi sağlayacak, boğulmadan önce arada bir nefes alacak desteklere ihtiyacımız var. Yaşamda sorunlar kaçınılmaz, stresin büyüklüğü kadar çevre desteği ve stresle başa çıkma becerileri kişinin stresten etkilenme düzeyini de belirliyor. Herkes kendi kendisinin doktoru olabilmeli ki hastalığa yakalanmasın bunu kendini tanımak anlamında söylüyorum. Bu konuda alınan

Kimine Çok Kimine Yok

Resim
Adaletsiz dünya yüzümüze vuruyor adaletsizliğini kimine çok, kimine yok. İnsanların çıkar mantığı kültürler ile beslendiğinden kişilik toplumsal, maddi, manevi çıkarlar çerçevesinde oluşuyor. Fakirler olmasa bizi kim yönetecek? Zengin nasıl daha zengin olacak? Onları başımıza kim seçecek? Fakir, fukara, yoksul olsun ki, karın tokluğuna çalışsın. Aslında yoksulluk yaşayanların değil, yaşatanların sorunu olmalı. Üretimde çalışanlar iyi şartlarda mı çalışıyorlar, haklarını gaspetmiyor mu patronları? Biri üretecek, diğeri villada keyif yapacak, ona keyif yaptıran da üretimde bulunan. Bu iki olgu arasında her iki aşırı uçtan da uzak olmalı. Zengin fakirin sırtından para kazanarak zengin oluyor, adaletsizliğin bir örneği sistemin kötü ilerleyişi, yaradılış da hepimiz eşitiz ama işin içine para girince çalışan değil çalıştıran olmak istiyoruz. Herkesin çalışarak kazanması, insanların kendini gururlu, mutlu hissetmesi gerekiyor ki, toplumca refaha erişebilelim. Buna da iş imkanları

Hipnoz Halindeyiz!

Resim
Özgürlük kavramı fikrimce bir insanın her istediğini yapması değil, belirli bir otorite tarafından yapmaya zorlandığı şeyleri yapmamasıdır. Çeperdeki bütün sahte kimliklerden, maskelerden, kendinle özdeşleştirdiğin zihinsel illüzyonlardan vazgeçtiğinde merkezini de bulursun. Hayat zaten hep bir şeylerden vazgeçmelerin öyküsü, bebeklikten, çocukluktan, sevmekten, ayrılmaktan, ağlamaktan, gülmekten, inanmaktan, inanmamaktan, yeniden aşık olmaktan, yaşlanmaktan, vazgeçmekten. Vazgeçmeyi, vazgeçip de öylesine yaşamaktan ve bu gerçeğin gerçek olmasından kuşkulanıp yaşayarak denemekten. İnsanların his duyları, gözlerin görmediği şeyleri hisleriyle görme imkanları var. Herkese kulağını aç, çok azına sesini ver. Dinlenecek çok insan, konuşmaya değer az insan var. Kendi içimizde bile öyle çok ikilemle karşılaşıyoruz ki, bir de karşınızdaki anlayamayacak kapasitedeyse iyice boğuluyoruz. Sarsıcı olan insanların samimiyetsizliği ve olaylara olan duyarsızlığı, bu da yaşam enerjimizi azalt

İnsanlığa Ulaşmak!

Resim
Dinsizin hakkından imansızın gelmesiyle vuku buluyorsa beşeri adalet, o halde ya siyah ya beyaz diye dayatanlara inat gri bakabilmektedir ilahi insaniyet. Ve aslında medeniyet senden olmayanların dahi hakkını koruyabilmekten ibaret. Kaliteliyi fark edilmese bile üretmeye çalışanlar geleceği de belirliyor. Her araç televizyon, basın, sosyal medya vs. doğru kullanıldığında insana hizmet eder, aksi durumda ise araçlar kendine hizmet ettirir. Görsel basın insanlığa ulaşmanın en iyi araçlarından birisidir, mesele bu gücü kim, hangi amaç için kullanacak sorunudur. Dünyada bu gücü egemen güçler kontrol etmektedir, insanlığı daha çok köleleştirmek için verilmiş yüksek dozda morfin gibidir. Bütün değer yargılarını şekillendirip parayı insanların hayatında en büyük değer haline getiriyor, zamanla gerçek değerleri yok ediyorlar. Böylece sadece ihtiyacımızı gidermesi gereken yiyecek, içecek, giyinme, barınma, dinlenme ihtiyaçları bir statü gösterisine dönüşüyor. Lüks arabalar ve evler ha

Ufku görebilsek cesur olacağız...

Resim
Ülkeler siyaset izlerken hep değişen dünya düzenine veya değiştirmeye çalıştıkları dünya düzenine göre hamlelerini yaparlar. Sorgulanmayan her düşünce, her olay keşkeleri bol hayat tarzı olarak geri döner. Dünyanın ilk uygarlıklarından olan Etiyopya'da sınır şehirlerin birbirlerine nasıl düşman yapıldığı, biz olmadıkları için kendileri açken, susuzken nasıl başkalarının peşkeşlerine seyirci kaldıkları, koskoca bir kıtanın nasıl talan edildiği... Tarih tekerrürden ibaret balık hafızalı, cahil topluluklar yüzünden bu tekerrür. Cahili kandırmak kolay, bildiğinden döndürmek zordur. Akıl sınırı olmayanın dil sınırı hiç olmaz, böylelerinin vereceği fayda konuşmamak ve var olmamaktır. Uygar dünyayı inşa edeceğiz diyenler en başta vahşeti yaratıyor ve sözde uygarlıkların çıkarlarına hizmet etme halinde şekillendiriyorlar. İnsanoğlunun ilkel halinde şimdiki düzeydeki saldırganlık dürtüsü yokmuş. Toplumsal yaşamla üst yapının şekillendirdiği kabuller bu saldırganlığın dozunu artırmış g