Kayıtlar

Dışarıdan prim ödeyerekte emekli olabilirsiniz

Resim
Emeklilik için bir işte fiilen çalışmak tek seçenek değil. Dışarıdan yani isteğe bağlı sigortalı olup prim ödeyerek de emekli olabilirsiniz. Ama 4/A-SSK kapsamında çalışarak 3,5 yıl=1260 gün prim ödenip, 58 yaşını doldurduğunda emekli olunabilirken, isteğe bağlı sigortalı olarak 7 yıl daha prim ödeyerek, 15 yıl=5400 gün prim gününü tamamladığınızda 4/B=Bağ-Kur statüsünden emekli olursunuz. Ayrıca 4/A kapsamında sigortalı olduğunda babasından aldığı aylık kesilir ve kardeşinin aldığı aylığın oranı ve tutarı değişmez ama isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödediğinde babasından aldığı aylık kesilmez. Yine geçerli olan asgari ücrete göre emeklilik ve genel sağlık sigortası primi olarak aylık 527 TL prim öder. Sonuç olarak, babadan alınan aylıktan vazgeçerek bir iş yerinde çalışıp primleri işveren tarafından ödenmek üzere 3,5 yıl sonra 4/A statüsünden, babasından aldığı aylık kesilmeden primleri kendisi tarafından ödenmek üzere 7 yıl sonra 4/B statüsünden emekli olunması yasalarımız

ATATÜRK'ÜN VASİYETNAMESİ

Resim
Cumhuriyet fikren, ilmen ve bedenen kuvvetli ve yüksek seviyeli muhafızlar ister. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK 57 yıla sığdırdığı mücadeleleri, savaşları, başarıları, hüzünleri, yorgunlukları. Bir devleti sıfırdan kurmanın zorluklarını, cahil ve bilinçsiz bir toplumdan uygar bir nesil yaratmak için gösterdiği gayretleri Atamızın resimlerine baktığımızda yüzündeki yoğunluğundan görebiliriz. Kimileri dini, kimileri de Atatürk'ü istismar ediyor. Irkçılık yapmadı, dini kullanmadı, siyasetin de, askerliğin de en iyisini yaptı. Sadece bir partinin değil Türk Halkının Atasıdır. Atatürk bayrağımız, İstiklal marşımız gibi ortak değerimizdir. Atatürk'ü sevmek için illa Partili olmak gerekmez. Zeki, üstün kabiliyet sahibi ve ileri görüşlü, ülkemizi milletimizle beraber yeniden kuran, yaptığı anlaşmalarla, devrim ve düzenlemelerle, söylem ve her türlü eylemlerle kendinden sonra bile değerinden kaybettirmeyen, gösterdiği yoldan sapmadan yürüyecek ilhamı miras bırakan Mustafa Kemal ATATÜRK'

Bre densiz sen olursan bensiz, ben de olurum sensiz!

Resim
Her yürekte adsız bir sevda vardır. Adlandıramazsın, adını paylaşamazsın ama o kalbinin bir köşesinde saltanatını kurmuştur. Sevilmesini bilmeyen sevmesini de bilemez. Öğretmek zor olsa da öğrenmek güzeldir. Ufak şeylerden zevk alabilmek, zarafet aramak, saygı istemek, değerli olmak, kimseye muhtaç olmamak, sıkı çalışmak, sessizce düşünmek ve doğru konuşmak en güzel insan özellikleridir. Mükemmel olmayan hayat yoktur, mükemmelsizliğe giden hayatlar vardır. Onu da biz insanlar yapıyoruz. Vermiş olduğumuz değerin bilincinde olunsa, beraber içilse çay, kahve daha güzel olurdu her şey. Ve bir gün biri çıkar karşınıza kahveniz de hatırını, aklınıza saygısını, kalbinize sevgisini bırakıverir. Sonra da yıllar önceki duyguları yeniden hissedersiniz. Her gece dua edersiniz içten içe seversiniz. Ve öyle bir gün gelir ki, kokusuyla uyuyup, sesiyle uyanmak için her şeyinizi feda edersiniz. Aşk anlayana, kavrayana, sindirebilene duygu yüküdür. Rol yapmakla, yalanla yürümez. Çünkü aşk l

Ötekileşmeden İnsan Olmak! - (Yazar:Hülya ÇAKICI)

Ötekileşmeden İnsan Olmak! - (Yazar:Hülya ÇAKICI)

İzinsiz yabancı çalıştırma cezaları

Resim
Çalışma izni olmadan bağımsız veya bir işyerine bağımlı olarak çalışan ve bunları çalıştıranlarla yasada belirtilen bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere uygulanan idari para cezaları değişti. Yabancılara verilecek çalışma izni ve çalışma izni muafiyetleriyle ilgili işlemlerde izlenecek usul ve esasları düzenleyen" 6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu" 13.08.2016 tarihli, 29800 sayılı Resmi Gazetede yayımlanıp yürürlüğe girmiş olup, anılan yasanın 23. maddesinde düzenlenen yeni cezalar aşağıda belirtilmiştir. Çalışma izni olmaksızın bir işverene bağlı olarak çalışan yabancıya. 2.400,00 TL Çalışma izni olmaksızın bağımsız çalışan yabancıya. 4.800,00 TL Çalışma izni olmayan yabancı çalıştıran işverene veya işveren vekiline (her bir yabancı için).  6.000,00 TL Bildirim yükümlülüğünü, yasanın 22. maddesinde belirtilen sürelerde yerine getirmeyen; - Bağımsız veya süresiz çalışma izni ile çalışan yabancıya, - Yabancı çalıştıran işverene (her bir yabancı için). 4

Büyük Taarruz ve Zafer Türklerin

Resim
Osmanlı'da Araplara Kavmi Necip denir. Kavmi Necip asil ırk demektir. Arapları baş üstünde tutar Osmanlı. O zaman Türklük ve Türküm demek utançtır. Osmanlıyım denilmesi istenir. Herkes Arabım, Kürdüm vs. derken Türk Türküm diyemez. Türklere Tanzimatçılar milli bir ad aramayın diyerek ümmetçilik yaparlar. Milli bir ad ararsan Osmanlı çöker derler. Böyle böyle asırlarca Türklük sindirilmiştir. Bir kaç asır boyunca Türklerden başka herkes kendi kavmini bilmiş ve yüceltmiş ama devletin gerçek sahibi Türklerin bunu yapması engellenmiş, karşı çıkılmıştır. Şu an ki durumumuza ne çok benziyor. Sonuçta annesi Türk olmayan Padişahlardan ne beklenebilir ki? Daha savaş başlamadan istihbarat savaşını kazanıyor büyük dahi. Tüm telgraf hattını Mustafa Kemal Paşa kestiriyor. Büyük taarruz öncesi Ankara'da çay partisi vereceği haberini yayıp o esnada orduları bir araya topluyor Yunan kuvvetlerine fark ettirmeden. -Ordu yok -Kurulur -Para yok -Bulunur -Düşman çok -Yenilir İyi bir da

Ve Tanrı seyirci...

Resim
Şu dünya da insan o kadar değersiz ve aciz ki. Bitkileri ve hayvanları çıkar insan ırkı yaşayamaz. Ama insanı çıkar sistemden sistem kendini yeniler ve yaşam devam eder. Doğaya ayak uyduramayan biz insanlar anı yaşamadığımızdan hep bir gelecek endişesi taşırız ve geçmişi unutmadığımız ve geleceği de merak ettiğimiz için sürekli bir ikilem içinde gelip gideriz. Genel de de anın dışında olduğumuz için yaşamın farkında olmayız. İnsanlar dışındaki diğer canlılar ise doğal ve an da yaşarlar. Bundan dolayı da coşku ve mutluluk doludurlar. Cehennem; insan yüreğinde sevginin bittiği yerdir, bir çocuğun gözlerindeki korkudur. İnsan insana cenneti de cehennemi de yaşatıyor ama arada olan çocuklara oluyor. Cehennem bir mazlumun kalbini acıtıp, boynunu büküp, gözünden yaş akıtılan yerdir, acının, çaresizliğin yaşandığı gündür. O kadar kötüyüz ki bir çocuğun yüzündeki tebessümü bile çok görüyoruz. Zehir ettik bu dünyayı küçücük yüreklere. Dünyanın da, insanların da dengesi değişti hep çıkarl