Kayıtlar

Kızgınlık sesli, Kırgınlık dilsiz

Resim
İnsanlara karşı saygılı olmak için illa arabesk bir nedene ihtiyacımız yok. Kızgınlık sesli ama kırgınlık dilsiz. İnsan kızgın olunca her şeyi yakıp yıkmak istiyor, kırgın olunduğunda ise parmağını kaldıracak gücü kalmıyor. Çünkü kızgın olduğun birini kaybetmeye hazırsın ama kırgın olduğun birini kaybetmek istemezsin değer verdiğin için. Bu yüzden kızgınlık geçiyor da, kırgınlık içe çöküyor. İçimizdeki duyguların ölüm nedeni etrafımızdaki insanlar, cinayeti işleyip kaçanlar. Duygular öldükten sonra zaten çoğu şeyin anlamı kalmıyor. Duygular ölmüş, biz ölmüşüz, etrafımız insanlarla dolmuş neye yarar. En güvendiğin insana bile sırtını dönerken iyi düşünmek gerekir. Çünkü en büyük düşman arkandayım diyenlerdir, çok az insan da bunu hisseder ve öngörür. Susacağı ve konuşacağı zamanların farkında olmalı insan, çünkü bazen tek bir sözcük çok şeyi değiştirirken, bazen susuş anlam katar hayatımıza. Bazen de çevrilen dolaplara üzüntüden arkamızı döneriz ki daha rahat etsinler. İnsanlar gö

Sessiz kalmaya zorlayan acı!

Resim
Ülkemizde Suriyeli, Suriye'de askerimizi görmek istemiyoruz. Bir millet batıyor yavaş yavaş ve bunun farkında bile olmayanlar alkışlıyorlar. Anlatmak çok zor maalesef baştan kendini kapatmış insana istediğin kadar anlat en iyimseri bile yüzüne bön bön bakıyor, diğerleri de hakaretle saldırıya geçiyorlar. Fakirler şükretmeyi öğrensinler ki zenginin düzeni bozulmasın. Eğer şehitlik onların nezdinde çok yüksek bir mertebe olsaydı onlar bunu kimseye bırakmazlardı. Merhametli, dürüst ve temiz kalpli insanlar için gün geçtikçe daha da çekilmez olan bir ülke olduk. Gerçekleri toprağın kilometrelerce derinine de gömseniz, üstüne beton da dökseniz günü gelince gün yüzüne mutlaka çıkar. 25 yaş altı Suriyeli erkekler ülkemizde cirit atıyor ve Türkiye onlara bakıyor. Bakamadığımız gençlerimiz onlar için orada şehit oluyor. Ailelerin umutları yıkılıyor. Vatandaşlık veriliyor, sınavsız üniversite, aylık, burslar veriliyor. Konaklama, yeme, içme her şey dahil tatil yapıyor Suriyeliler Türki

UFACIK BİR ÜLKE DÜNYAYI SALLIYOR

Resim
İsrail'in NATO üyeliğinin önündeki engeli kaldırdık. Şimdi her hangi bir Müslüman devlet, İsrail ile çatışmaya girerse NATO müdahale edecek. İsrailliler, çocuk yaşlarından itibaren silahlarla haşır neşir olup, ömür boyunca kadın, erkek askerlik yapan bir millet. Bizim savaşçı ruhumuz elimizden alındı. Her şeyi ekonomiyle elde etmedi İsrail, bilek gücüyle de savaşlardan galip çıktı. Askerlik nedir, savaşmak nedir bilmeyen Araplardan toprak aldı. Bir ülkenin ve milletin dünya ile rekabet edebilmesi için öncelikle eğitime önem vermesi gerekiyor. Din ile insanlar sadece ruh temizliği ve düzgün yaşam eğitimi vs. alabilir. Teknik eğitim ise ekonomi ve akademik eğitimle ancak baş edilebilir. Yani şunu demek istiyorum; Çalıştır kafanı, beynini, ilmini, gücünü senin de tankın, silahın, füzen vs. olsun. Dua ile kanser ilacını bulamazsın. Dua senin için kansere karşı ruhunu güçlendirmen için gerekli, huzurun için gerekli. Hristiyan dünyası Müslümanlardan bilim, kültür, siyaset ve sos

Bir trajedi öyküsü

Resim
Yaşayanlar ve seyredenler olarak ayrışıp izlemeye devam ediyoruz... Öldüren kişi yeni bebeği olan işsiz bir baba yardım talebi reddedildi diye bu cinayeti işliyor ve intihar ediyor. Öldürülen kişi vakıf müdürü. İnsanın dayanma gücünün bittiği son nokta ise her şey gözünde bitmiş ise ve çaresizliğe itilmiş ise bundan doğal ne olabilir. Sıcak evlerimizde karnımız ve cebimiz () dolu, korkarak klavyeden konuşulur hep empati bile yapmadan. Bir koyalım bakalım ölen ve öldürüp intihar eden adamların yerine kendimizi. Her ikisine de Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. İnsanımızın içinde bulunduğu durumu bu olay tam anlamıyla özetliyor. Fabrika açma, istihdam sağlama olanları da sat sonucun bu olması gayet normal. İnsanlarımız çalışmak, para kazanmak, evine bakabilmek istiyor. Suriyelilere katrilyonlarca para harcayanlar, bütün aç ve soğuk ülkelerin insanlarına sonuna kadar kapılarını açıp iş sağlayarak kendi vatandaşını aç ve işsiz bırakanlar bunun hesabını elbet bir g

Gün Döner, Devran Döner!

Resim
Çark nasıl olsa dönüyor. Ne oldum değil ne olacağım demeli. Güzel ve iyi işler içerisinde bulunmaya daha çok önem vermeli. Gün dönüyor devran dönüyor. Zenginken fakir, fakirken zengin olunuyor. Önemli olan her şart ve durum da adaletli ve merhametli olmak. Merdivenleri çıkarken rastladığınız insanlara, gün gelip merdivenden inerken de rastlayabilirsiniz. Onun için insanlara adil, hak edenlere saygı ve sevgiyle davranmak gerekiyor. Çok iyi bir insandır dediğiniz insanlar bazen koşullar değiştiğinde, bazen de canları öyle istediğinde öyle davranışlar da bulunurlar ki, dumura uğrarsınız. Acınız geçer ama aldığınız dersi hiç unutmazsınız. Sessiz ve sabırlı insanlar genel de yapılanları asla unutmazlar sadece edep der beklerler. Ama sabırları taştığında da sel olup bütün bendleri yıkarlar. Tıpkı sel gibi her şeyi ve herkesi sürükleyip atarlar. Yada sabretmenin sonucu değiştirmediğini öğrendiğinde, sabrını zorlayanları görmezden gelmeyi öğrenirler. Çünkü bilirler ki, üzenlerin şimdi es

EVET yada HAYIR

Resim
Herkesin fikrine saygılı olmalıyız. EVET yada HAYIR. Önemli olan sonradan pişman olmamak ve çocuklarımızın yüzüne bakabilmek. İnsan olarak mutlu bir yaşam sürmek istiyorsan hayır demesini bilecek ve öğreneceksin ki insanlar seni artık üzmesinler ve kandıramasınlar. Keşke canlı yayında hangi kanal olursa olsun hukukçu ve parti sorumlusu açık oturum yapsalar, başkanlık sistemi ve anayasa hakkında birbirlerine sorular sorsalar ve cevaplasalar halk olarak anlasak hiç kimse açıklamıyor bizlere çünkü. Türkiye'nin geleceği ile ilgili bir proje neden tartışılmıyor? İnsanlar neden bilgilendirilmiyor? Toplumu gerdikçe geriyorlar. Küçüklüğünde düşünce yetisi elinden alınmış insanların ileri yaşlarda olayları yorumlayabilmesi de beklenemez. Referandum sonrası hepimiz yine beraber yaşayacağız. Yine aynı sevinçleri, aynı kaygıları birlikte duyacağız. Irak devrilip parçalandığında başında Saddam vardı, Libya aynı şekilde parçalandığında başında Kaddafi vardı. Suriye'nin başında Esat r

Çocuklarımızın geri iadesi yok!

Resim
Çocuklarımızın geri iadesi yok. Yani çok yaramaz, çok tembel yada istemediğin bir huyumu var? Yapılacak tek şey sürekli gözetecek, uyaracak, yardım edeceksin. Bu konu da öğretmenlere çok şey düşüyor. Tabii gerçek öğretmenlere. Eski yıllarda eğitim psikolojisini, eğitim sosyolojisini okutuyorlardı.19-20 yaşında da öğretmen diye tayin ediyorlardı. Dolayısıyla öğretmenlerin çoğu hayatı çalışırken öğrenirdi. Köy öğretmeni, master ve doktorayı dağ köylerin de yapıyordu. Hayata bakış açıları da gelişiyordu uygulayabilirlerse. Hatalarla, anılarla, acılarla insan olmayı öğreniyoruz maalesef. Öğretmenlik zor bir meslek. Attığınız bir tokatı yıllar sonra yüzünüze vuracak kadar etkileniyorlar yani bazıları hiç unutamayacak kadar etkileniyor. Yıllarca matematik zekası olmayan öğrencilere aptal denilip, işe yaramaz öğrenciler olarak görüldüler. Öğrencileri kendi becerilerine göre eğitmeyi o zaman da, halen de öğrenemedilerse de bunun farkındalığına varanlarımız oldu. İlkokuldan aptal, işe