Kayıtlar

............ Bitti.

Resim
Bir gün daha İnsanlık Doğal olan her şey Sevgi Saygı Aşk Gençlik Ahlak Namus Masumiyet Barış Adalet Utanma Hayat Sınav Ders Okul Kitap İş Resim Zaman Sorgulama Düşünme İnanç Güven İyi niyet Samimiyet Sağlık Umutlar Bir yıl daha Sabır Güzel şeyler Tatil İzin Yaz Kış Gündüz Gece Yemek Su Bahar Eğitim Para Yaşam Oyun Başlayan Yıl Ömür Sonunda Ve insanların umutları tükendiğinde Daha güzel bir yaşam için gerekli şeyler Her şey bitmesi gerektiği için Üzen ne varsa tanıdığım zaman Film Söz Yaşandı ve HÜLYA ÇAKICI

KOVUN KÜREKÇİYİ

Resim
Türk ve Japon şirketleri arasında bir kürek yarışı  düzenlenmesine karar verildi. Japonların takımında; 8 kişi kürek çekiyor, 1 kişi dümencilik yapıyordu. Türk Takımında ise; 2 kişi kürek çekiyor, 3 kişi şeflik 3 kişi müdürlük yapıyor 1 kişi de dümeni kullanıyordu. Her iki takımda performanslarını en üst düzeyine varabilmek için uzun ve zorlu bir hazırlık döneminden geçti. Büyük gün geldi ve iki takımda kendini hazır hissediyordu. Japonlar yarışı bir kilometre farkla kazandılar. Yarış sonrası Türk takımı çok sarsılmıştı. Türk şirket yönetimi yarışın açık farkla kaybedilmesinin nedeninin bulunmasına karar verdi. Yapılan araştırmalar, analizler ve uzun çalışmalar sonucu düzenlenen raporlara göre hata bulundu ve çözüm önerisi getirildi. Çözüm olarak yönetimdeki düzeni ve koordinasyonu güçlendirmek için 1 genel müdür atandı ve sandaldaki ağırlığı dengelemek için kürekçi sayısı 1'e indirildi. Japonlara yeni bir yarış teklif etme kararı alındı. 9 kişilik Türk tak

Tesadüf mü?

Resim
İnsanlar farkında olarak veya olmayarak geleceklerini hazırlarlar. Yaşamda tesadüf yoktur, enerjinin birbirini çekmesi yada itmesi vardır. Durup dururken başına bir şey geliyorsa bunun hazırlığını insan öncesinde iç dünyasında yaratmıştır. Ama ne yarattığının farkında Allah Niyetine Göre Versin ve araya zaman enerjisinin girmesiyle kendisinin ne yarattığını unutan bir varlıktır insan. Sorumluluk almak istemez ve işi tesadüfe bağlar. Tesadüf yoktur, sevginin tesadüfü yoktur, gecikmişliğin, erdemin, değerin tesadüfü yoktur. Hayatta var olan enerjinin bile evrende tesadüfü yoktur. Her şey yaptıklarımızın sonucu yada bir oyundur. Yalan dolu bir hissi Allah Niyetine Göre Versin bağlamak diye bir şey vardır o da kendini kandırmaktır. Her şey birbirine bağlı, her şey önceden belli ama biz tesadüfe bağlarız. Gerçekten tesadüf varsa o da tekilliktir. Her şey bir plan çerçevesinde yerli yerine oturur ama bizler kısıtlı akıllarımızla tesadüf sanırız, her şeyin bir sebebi vardır saçtan düşen

Ekonomide Vergiye Zam

Resim
2018 / 2020 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programı; Kurumlar vergisi yüzde 20’den 22’ye yükseltiliyor. Binek otomobilde MTV %40 artacak. Şans oyunlarında ikramiye kazanan talihlilerden alınan vergi yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıkacak. Sigara kağıdından özel tüketim vergisi alınacak. Ekonomide vergiye zam yaparak sadece enflasyonu azdırırsınız. Her ay bir vergiye zam yapmak başarı değildir, kamu açığı böyle kapatılmaz. Kamu açığı kamu israfını önlemekle kapatılır. Bu ekonomiyi yönetme değildir, özel şirket gibi ekonomi yönetilmez, vatandaştan almakla değil, ekonomiyi iyileştirme yönetme ve üretimi desteklemekle olur. Bizler daha iyi ekonomik gelişmeler beklerken vergi artışı ile karşılaştık. Şimdi üreticilerde maliyetlerini arttıracaklar vergi artışı ile birlikte. Kontrolsüz enflasyon rakamları beraberinde değersiz bir lira, daha çok çalışma ama bu çalışmanın karşılığı değersiz bir ücret ve pahalı bir hayat getirecek. Zenginden vergi almak yerine teşvik vererek daha zengin yapıyo

Eski Ama Eskimeyen Taktik

Resim
Zorbalara dünyayı avuçlarında tutma gücünü veren şey herhangi bir ahlaki değer ölçüsü değil, ezilenlerin korkaklığıdır. Roma Engizisyonu, Roma Katolik Kilisesinin savunduğu öğretiyi korumak için Papa III. Paulus tarafından 1542'de kuruldu. Genel olarak Calvinizme ve Luthercilere savaş açtı, cadılık ve büyücülükle de uzun yıllar mücadele etti. Bir manastıra yada piskoposun sarayına yerleşen engizisyon sorgucusu halkı kilisede toplayıp uzun vaazlar veriyordu. Amaçları yerel halkla ilişkileri sıcak tutmak, onların güvenini kazanmaktı. Roma'da Engizisyon mahkemesi tarafından Aristoculuk ve sonsuz evren fikri yüzünden yakılarak öldürülen İtalyan filozof din bilimci Giordano Bruno, 'Tanrı iradesini hakim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır, yeryüzündeki kötü insanlar ise kendi iradelerini hakim kılmak için Tanrıyı kullanırlar.' demiştir. Hayr ve şer Allah'tandır. 'Hayrihi ve şerrihi min Allahü Teala'. Engizisyon kendilerini din adamı olarak k

Sorun yok, sadece bekle...

Resim
Yaşam üzerine fazla geldiği zaman onu zorlama, biraz duraksa, neler olup bittiğine anlam verme. Mutlaka yanlış bir şey oldu ve düşüncelerin ile dileklerin aynı orantıda değildi ve varlığın ile buluşamadı. Sorun yok, sadece bekle. Güneş doğacaktır, çimler yeşerecektir, çiçekler açacaktır, rüzgar esecektir ve yağmur yağacaktır, zorlamaya gerek yoktur, olması gereken kendiliğinden olur! İzlemeye devam et, şahitlik güzeldir, hem olayın dışındasındır hem de içinde, o bir dengedir, o anlamlıdır, şahit ol, tanık ol, olan ile bütünleş, güzellik olanların içinden filizlenecektir; zorlamaya gerek yoktur, olması gereken kendiliğinden olur...! Albert Einstein Amerikan burjuvalarından biri para ile yapılacak her şeyi yapmış fakat yinede mutlu olamıyormuş. Bunun üzerine hayatın anlamını sorgulamaya başlamış. Hayatın anlamını bana en iyi kim öğretir diye soruşturmuş. Çoğunluk, Hindistan'daki Hint gruları demiş. Bu da kalkmış Hindistan'a gitmiş. Oradaki en iyi gruya varıp, bana hay

Mutlu Değiliz, Nasıl Olabiliriz?

Resim
Büyük resme baktığımızda mutluluğun küçük şeylerde saklı olduğunu görüyoruz. Bir parça çikolatada, bir kitapta, bir fincan kahvede yani çokta büyük şeylerde aramamak gerekiyor, zaten mutluluğa önem veren insan mutlu olmasını da biliyor demektir. Bakış açısı pozitif insanlar mutlu olur. Hayattan çok şey istediğimiz için mutlu değiliz. Kiminin evi olmadığı için mutsuz, kimi arabası olmadığı için, kimi sevgilisi, kimi parası, kimi istediği gibi işi, kimi çocuğu vs. bizler kendi kendimizi mutsuz ediyoruz. İstekleri azaltırsak, elimizdekilerle yetinmeyi başarırsak mutlu da olabiliriz. İnsanlar ne istediklerini bilmedikleri için bir arayış içerisindeler dolayısıyla mutlu da olamıyorlar. Hayattan ve insanlardan beklentisi ile doğru orantılı biraz mutsuzluklar. Beklentiyi düşük tutar, hayata bardağın dolu tarafından bakarsak mutluluk kat sayımızda artacaktır. Öncelikle karar vermemiz gerekiyor, gerçeklerimizden ve sorunlarımızdan kaçtığımız, o sorunlarımızı hep birilerinin üstüne yıkıp