Kayıtlar

Eğitimli toplum ilk sıralardadır!

Resim
Beyin sünger gibidir, her şeyi anlasa da, anlamasa da çeker. Temelinde eğitim olan bir toplumun bakış açısıda farklı olur ve dünyada ilk sıralardaki yerini alır. Çoğu zaman doğru yönlendirilmediği için kendi yeteneklerinden habersiz yaşar insanlar. Anne, baba ve öğretmenlerin yapması gereken görevdir çocuğun yeteneklerini görmek ve ortaya çıkarmak. Bireysel farklılıklar vardır, bazıları birebir öğrenirken, bazıları toplu eğitimde öğrenir. Bunu belirleyecek kişilerde çocuğun yakınında bulunan yetişkinlerdir. Bozulmuş yetişkinler sağlam çocukları nasıl yetiştirecek? Severek yaptığınız bir mesleğiniz olsun, çocuklarınızı bulunduğunuz dönemin çok para getiren veya sizin istediğiniz mesleğine değil, çocukların yeteneğine, becerisine, yatkın olduğu ve severek yapabileceği mesleğine yönlendirmeye çabalayın. Zamanımızın eğitim sistemi yetenek ve becerileri göz önüne almayan, sorgulamayan, araştırmayan, tek tip öğrenci yetiştirme üzerine kurulu. Ebeveynler bir çocuk dünyaya getirdilerse

Kendini Dahi Zannetmek...

Resim
Sağlıklı düşünemeyen kişiler ölü hücreleri ile beyin hücrelerinide birlikte götürür. Kendini dahi zanneden insan araştırmaz her şeye körü körüne bağlanır ve hatta düşünmekten bile yoksun kalır, çünkü her şeyi biliyorum kafasındadır. Böylece düşünceden yoksun nesiller yetişir, çünkü düşünen nesil her şeyi yargıladığı gibi gün gelir herkesi yargılar. Bireyin ben dahiyim sanrısına saptırılmasının sebebi, bireyin doğru bir sistematikle kendini geliştirdiğini sanmasına yönelik durumudur. Dünyada eğitim insanların kendilerini dahi sanmaları için yaratılmıştır, bireyleri törpülemek, boş insanlara kendilerini yararlı hissettirmek için üretilmiştir. Sonu hep aynı yere çıkar, eğitim kaliteli robotlar yaratır. Sorgularsın, sorgularsın sonuç aynıdır değişen hiçbir şey olmaz. Belki de insan ne kadar az sorgularsa o kadar mutlu ve huzurlu oluyordur. Hayatı derinlemesine sorgulayıp mutlu olan insan var mı acaba? Sorguladıkça yaşamdan tat alma duyusu da azalıyor gibi yaşama, yaşamaya bir anlam

Korku Nedir?

Resim
İnsan yaşama başladığında korkusuzdur. Yeni doğmuş bir bebek neden korkması gerektiğini bilmez ama yaşam devam ettikçe edindiği tecrübeler karşısında savunma mekanizmaları oluşturur. Korku sonradan öğrenilir, aynı durumlarla karşılaştıkça öğretilenler beyine farklı şekillerde yorumlanarak iletilir ve beynin adrenalin salgılamasına yol açar. Korku var olduğu için korkacak olsaydık herkesin aynı şeylere aynı tepkiyi vermesi gerekirdi. Herkes yılandan korkmayabilir, kimisi evcil hayvan olarak bile besler. Korku var olduğu için korkmak geçersiz bir teoridir. Korku insanın savunma mekanizmasını harekete geçiren bir nevi erken uyarı sistemidir. Hayatta kalmaya programlanmış insan korkusuz yaşayamaz, hayatın kendisi korkunun özüdür. İnsanoğlu kendi düşünce ve kararlarına bağlı kalarak korku, sevinç, üzüntü vs. gibi duyguları tabu olarak geliştirir ve korkuyu kendisi üretir. Gücünün yettiği ve kontrolü altındaki şeylerden korkmaz insanlar. Korku kontrol dışı olan yada güç sınırlarının

Empati Kurma Özelliği Kazandırılabilir Mi?

Resim
Empati üstün insanlara verilmiş bir özelliktir bazılarına öğretilse de öğrenemezler. İmkansız değil ama zordur empati, yüzeysel ve maddesel algısı yüksek olan insanlar bu konuda öğrenme güçlüğü çekerler. Zaten dünyadaki en zor savaş insanları anlamak ve öğretmektir. Empati yapabilen kişi muhatabına muhatabının rolünü oynayarak yani o kişi olarak daha sonrada onun onayladığı şeyleri onun önüne sererek empati kapısını açabilir. Yani empati söz ve teoriyle öğretilemez yaşatmak gerekir, kendisinin empatiye ihtiyaç duyduğu anlarda ona bunu hissettirerek, göstererek yaşamasını ve değerini anlamasını sağlayarak belki başarılabilir öğretmek. Kimi insan kendi duyguları dışında hiçbir şeyi önemsemez, bencil birisi öğrenmek istemeyecektir, kötü bir insanı iyi yapmak kadar zor bir iş bu veya cahil birini bilge yapmak gibi bir şey çünkü anlayışsız olacaklardır. Empatiyi kısasa kısas zannedenler de var. Empati bir anlamda yaptıklarının doğuracağı sonuçları analiz etmek ve bu sonuçların sorum

Ülkedeki Ekonomik Büyüme Tüketim Kaynaklı

Resim
Bütün hatalar düşünme organımızı kullanmamaktan kaynaklanıyor. Beynin çalışabilmesi için enerji gerekir, enerji de fiziğin konusudur, düşünce de beyinde oluşur. Ülkedeki büyüme tüketimden kaynaklı yüksek görünüyor yoksa hane halkı gelirinde her hangi bir artış yok. Halkın borçlanma oranı yükseliyor, geçim sıkıntısı hayatı zorlaştırıyor, büyüdükçe her şeyin fiyatı artıyor. Batı kıskanıyor, ABD şaşkın, İsrail biat ediyor, Çin ortaklaşa dükkan açalım diyor. Vergiler tavana vurmuş, benzin almış başını gidiyor millet ekonomi çok iyi diye coşuyor. Ekonomisi iyi olan ülkede vergiler artmaz, halkın refahı artar. Dolar dört lira sınırına dayanmış Türk lirası değer kaybetmiş. Ekonomisi iyi olan ülke dış ticaret açığı vermez yada var olan açığı büyütmez. İthal olmayan tek şey kalmadı, ne üretiyoruz ne de satabiliyoruz. Para icat oldu insanlar da kölesi. Sistem efendi, köle düzeninde yürüyor ve bu sayede kimse kafasını kaldırıp benim gerçeğim bu değil bilincini geliştiremiyor, çünkü yaşa

İyi Niyet Kişilik Yapısıdır!

Resim
İyi niyet bir davranış değil kişilik yapısıdır. İyi niyetli olmak iyidir ama tedbiri de elden bırakmamak gerekir. İyi niyet bazen karşındakini yönlendirme taktiklerinden birisidir, bazen de karşıdaki üzerinde üstünlük kurmaktır. İyi niyet kötülük taşımayan bir düşünceyle hareket etmektir. Bu insana ait olan bir davranıştır, kimileri gösteriş olarak veya karşısındakinin gözlerini boyamak içinde kullanabilir. Hangisi olduğu ise karaktere bağlıdır. Ben iyi niyetle yaklaşmıştm diyen biri için genel olarak sorun iyi niyetle yaklaşmakta değil, karşı tarafın art veya ters davranışları dolayısıyla usanç ve gına gelmesindedir. Çoğu zaman iyi niyet sandığımız durum ise kötü niyet karşısında ezilmiş sıradan bir niyettir. İnsanlara şans tanımalıyız, iyi niyetimiz bizi koruma sınırında olmalı. Karakterin temiz ve dürüst ise, zorlasan da kötü niyetli olman mümkün değildir, en fazla tokat yedikçe biraz daha dikkatli olmaya çalışırsın. Zayıf anları yaşamadan kimin sırtını döneceğini bilemezs

Saygı Eşittir Medeniyet

Resim
Toplumda birilerinin işine yaramazsanız dışılaşırsınız. Kanıksanmış, içine doğulmuş normların dayattığı birey olmaktan uzaklaştığında, farklılaştığında isteyerek veya istemeyerek toplum ve aile tarafından tepki görürsün. Girdiğin herhangi bir işletmede çalışan insanlar seni sevdiği için değil para kazanmak için seninle muhattap olur. Buna eğitim kurumları veya hastanelerde dahil olabilir. Durakta otobüse binerken önündekinin seni geçip senden önce binme arzusunu hissedersin, markete girdiğin zaman kasaya aynı anda geldiğin bir başka kişinin hemen senden önce davranmaya çalışması hepimizin az çok yaşadığı şeylerdir. Bizlere ilkokul, lise, üniversite yıllarında yanımızdaki arkadaşlarımız aynı zamanda rakibimiz olarak tanıtıldı. Bunlar aslında bireysel değil, evrensel para düzeninin insanlara bilinçsiz olarak yaptırdığı şeylerdir. Rutin problemler genellikle gelişmekte olan ve gelişmemiş ülkelerde ola gelir. Batı ülkelerinde insanların sevebildiği mesleklere yönelmeleri daha kol