Özgüven
Özgüven ile imaj arasında hiçbir bağlantı olmadığı gibi imaj uğruna özüne ihanet edersen özgüvenine, ömür boyu taşıdığın özüne, psikolojik yaşamına da darbe vurursun.
Gurur insanın özünde doğru bulduğu şeyleri yaptığında kuvvetli bir biçimde hissettiği bir duygudur. İmajı bir kenara bırakıp gurur duyacağın şeyler yaparsan güçlenirsin.
Özgüven sahibi bir birey olduğumuzu tavsiyeler üzerine gösteremeyiz. Bu eğitimle bilinçlenerek kendine ve çevrene gösterdiğin saygı ve farkındalıkla oluşabilecek bir şeydir.
Etraftaki insanların giydiği kıyafetler, bindikleri araç, taktıkları saat, kurdukları bir kaç özlü söz çoğu da aşırmadır ya bir şairden, ya bir felsefe adamından, iki poz atarak göstermeye çalıştıkları bir şey değildir özgüven, bir ortama girildiğinde fark edilmek, dikkatleri toplamak değildir, özgüven bilmektir.
Başarısız her girişim suçluluk duygusu hissettirir ama başarmak da haklı yapmaz. Ortada bir problem varsa buna tek bir şey veya tek bir kişi neden olmamıştır.
Hiçbir insan kusursuz değildir. Hatalarıyla, yanlışlarıyla, doğrularıyla barışık yaşamak varken dar alanda sıkışır insanlar. Hiçbir şey dört dörtlük olmak zorunda değil, bazen kabullenmeyi öğrenmek gerekir, yenilgiyi de, hataları da, kusurları da öğrenmek.
İnsan kendisini sorguluyor ve eleştiriyorsa tecrübe sahibi oluyor demektir, her sorgulama olgunluğa neden olur. Her insan kendisindeki eksikleri ve yanlışları sorgularsa olgunlaşır bu kendine olan saygısındandır, sabah olunca yaptığı yanlışlıklar ve eksiklikleri düzeltmek düşünmeden olmaz, kendine güvenmek düşünceden geçer.
Yetiştiğimiz çevre ve toplum sen busun diye eğilme çağında damgayı vurup pulu yapıştırmışsa, eğilime yatkın taze bir beyin yapısına sahip bireye 'sen busun, sen şusun denildiğinde otamatikman liderlik vasfı veya ezilmişlik kişinin bilinçaltına yerleşecektir. Çevre, toplum ve yaşam biçimi gibi etmenler çok önemli.
HÜLYA ÇAKICI
Yorumlar
Yorum Gönder