Kayıtlar

haklı etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Finali Doğrunun Gücü Yapar

Resim
Bazıları düşünür yapar, bazıları düşünür yaşar. Herkes konuşur ama önemli olan anlaşılmaktır. Doğruyu söylemek kadar zor, boş konuşmak kadar kolay bir şeyde yoktur. Gün bitsin ama ömür bitmesin isteriz. Kendi yarattığımız gerçekliğe inanır, kendi yazdığımız senaryolarda her zaman başrolde kendimizi oynar, her şeyi kendimiz için yapar, kendimiz için aşık olur, kendimiz için ağlarız. İnsanlar belki tam anlamıyla kötü değildir ama iyi hiç değildir. Doğruya doğrudur diyen kim? Doğruda, güçte sürelidir, keser döner sap döner misali gider, gelir yolunu bulur. Ne tam doğru vardır, ne de tam yanlış bakış açısına göre değişkendir yani subjektiftir mekana ve zamana göre değişir. Tek bir doğru yoktur herkesin doğrusu farklıdır. Bir çocuğa göre çikolata yemek doğruyken, doktoruna göre yanlıştır. Her güçlünün doğrusu kendine önemli olan doğrunun gücüdür. İnsana güç veren doğru olanı yaptığından emin olmasıdır. Doğrunun güçlüsü başta galip gelsede finali doğrunun gücü oynar. Doğrunun g

Bilmediğini bilmeyen insana bilmediği bildirilebilir mi?

Resim
Bir şey yaşantı yoluyla açık değilse onu duyacak kulakta olmaz. Ham olduğunu reddedip her şeye vakıf olduğunu sanan dogmatik fikirlere hiçbir şeyi aşılayamazsınız. Olduğundan daha iyi görünmek, hak ettiğinden daha iyi ve daha fazlasını istemek ve elde etmeye çalışmak. Haklılık haksızlık değildir susturmak, baskıyla egonun tatminidir. Evren zıtlıklar üzerine kurulu ve insanoğlu da evrenin bir parçası. Haklı, haksız olan rasyonel bir düşünce ile algılandığı zaman makul olan elde edilir ve haklı da, haksız da ortadan kalkar. Bilmenin olgunluğu önemli olan, bildiğini bilmek bilmediğini bilmek. Haksız kişi bilmediğini bilmez, bilmediğini bilmediğine göre de bilmeden savunma cesareti gösterir. Henüz bilmediğini bilme, bildiğini bilme olgunluğuna eremediği için susmaz. Yaşamımızda önemli olan dengeyi bulabilmek çünkü her şey o dengeye doğru bir akış içerisinde. Yaşamın kuralı olan dengeyi bulma gereği haksız olan kişilerinde gerçeği bulana kadar konuşması gerekiyor ki, gerçeklerle kar

İnsanlar neden anlaşamaz?

Resim
Akışına bırak düşerken etrafı seyret, çakılana kadar kimsenin yaşayamayacağı bir heyecan yaşayacaksın. Ne iten umurunda olacak ne de tutmayan. Gülümse, ne iten mutlu kalsın ne de tutmayan. Hayat final bilgisine ulaşmak içindir. Son anladığın değer her zaman sahip çıkabileceğin değerdir. İnsanı insan yapan sevgi, saygı, dostluk ve en önemlisi onurlu yaşamaktır. Kimse böcek olmayı istemez kişiliğini satana kadar. Dinleme yeteneğindeki noksanlık, sabit fikirlilik, fanatizm, sıfır empati, haklı çıkma telaşıyla tartışma zemininin unutulması. Kalıp yargılarımız ve bakış açımız karşılıklı beklentilerin netleştirilememesi, sorunu çözmeye çalışmak yerine kavgayı daha çok kızıştırmak. İnsanlar dinlemiyorlar birbirlerini, eleştiri kabul etmiyorlar. Kimseden bir şey beklemezsen sorun, sıkıntı olmaz ama insanız değer verdiğimiz kişilerden gelen beklenmedik hareketler bizleri üzüyor. Farklı görüşlere, fikirlere, beyinlere ve bizim gibi olmayanlara tahammülümüz yok. Anlaşmaya niyetli değiliz,

Yüksek sesle konuşanlar gerçekleri duyamazlar!

Resim
Bir Atasözüm der ki; aptal dostun olacağına akıllı düşmanın olsun. Tartışmayı bile edebine göre yaparsın, tabii mantığın işe yaramadığı olağanüstü acil durumlar hariç. Susmak asalettendir derler ama canın öyle yanar ki anlatamazsın ve susarsın. Bazen insan bilmediği için susmaz, cahile verecek sözü olmadığı için susar. Sözü süz de söyle, gönlü bulandırmasın. Sözü diz de söyle, kulağa inci diye takılsın. Sözü yüze söyle, gıybet olup utandırmasın. (Anonim) Yüksek sesle konuşanlar gerçekleri duyamazlar. Konuşmanın zamanını bilmeyen dinlemenin zamanını da bilemez. Bağırarak konuşmak, kendisinin tartışılan konuda haklı olduğunu karşı tarafa ispatlamak çabasından başka bir şey değildir. Sesini değil sözünü yükseltmeli insan. Gök gürültüleri değil yağmurlardır toprağa can katan. Güçlü kendisini yenebilendir, yenemeyenin hep bir kabul ettirme çabası vardır. Karşısındakine kabul ettirdikçe, onaylattırdıkça, tatmin olma çabası, sanki bütün dünyayla konuşuyorlar. Doğru olsa bağırmaya g