Hayat çok kısa! Hiçbir şeyi takma kafaya!
Zaman insanın önüne neler neler getiriyor. Kim var diye sağa sola bakmayıp, BEN VARIM diyecek ve yürüyeceksin. Önce sen kendine inanacaksın sonrasında başkaları da inanacaktır nasılsa. Düşünceler gözden geçirilip, yanlışlar tespit edilirse değiştirmek daha kolaylaşır, kendimize yalan söyleyemeyiz çünkü. Hayatın zorluklarına rağmen mükemmeliyeti aramak hakkımız ve elimizden geldiği kadar iyi, kaliteli yaşamaya çabalamalıyız. Ölüm gibi bir acının bir gün sonrasında duyduğu espriye gülebiliyorsa insan her şeye alışır. Tabii bunların adı alışmak olabilir, arsızlaşmak olabilir, güçlü kişilik olabilir vs. Zordur hayat işte insan her şeye hazır olmalı.
Yenilgiler olmasa hep biz başarılı olsak ne tadı çıkar hayatın, bizi kamçılayan yenilgilerdir. Kendin olmayı öğrenerek, aklını ortaya koyarak, kendini eğiterek her şeyi başarabilirsin ve kendini geliştirdiğin, kendini bulduğun, kendini tanıdığın sürece güçlüsün. Ben sahip olduklarımın tadını çıkarmayı öğrendim, sahip olmadıklarımın acısına ayıracak zamanım yok. Hayatım çok kısa. Yaşanacakmış yaşandı ama öyle ama böyle, acısıyla tatlısıyla yaşanır hayat, güllük gülistanlık değil. Bir çocuk nasıl büyür? Düşe kalka büyür, bizler de aynen öyle işte. Dört mevsimi yaşıyoruz, yaşadıkça kimin ne olduğunu öğreniyoruz.
Herkesin her şeyi bildiğini iddia ettiği bu çarpık çağda, tevazu sahibi insana gönül ehli denir. Mevlana'ya sormuşlar; bunca yazdın/okudun peki ne bilirsin? Haddimi bilirim demiş. Sevgiden, saygıdan yoksun insanlar emeğin, fedakarlığın ne demek olduğunu bilmez zaten. Emeğiniz takdir görmüyorsa fazla çabaya da gerek yok.
Barış için savaşmak gerekir bazen ve kendisi için savaşır insan. Savaşan kaybedebilir ama savaşmayan çoktan kaybetmiştir. Kimse kimsenin karşısında değildir herkes kendi tarafındadır. Her zaman doğru ve yanlış vardır ama insanlarda işine gelen ve işine gelmeyen vardır sadece. Yani nereden ve nasıl bakarsanız öyle de görürsünüz. Mutluluğu mutsuzluğu yaratan da insan, yok etmesini bilen de. Mutsuz edeni çevrenden yok edersen mutsuzluklar da beraberinde yok olur.
Bazen istediğin kadar uğraş kazanamıyorsun ve vazgeçmenin acısını sindire sindire yaşıyorsun. Başlamak kazanmak için atılmış ilk adımdır. Son adımla birlikte dibe vurup bir hiç olduğunuzu anladıktan sonra artık kaybedecek bir şeyinizin kalmadığı için kazanmaya başlayacağınız gündür. Başarının sırrı hiç olabilmekte, bir hiçken değer vermeyi öğrenirsin, yaşamayı, nefes alıyor olmanın gerçek önemini öğrenirsin. Çünkü insan en iyi koşullar içinde bile kaybedebilir.
Üstün Sökmen der ki; Kimsenin lafıyla dolduruşa gelme, ama aklının bir köşesinde de tut. Bir ilişkiyi kafanda bitirdikten sonra iki çift tatlı söz, iki damla gözyaşı için asla yumuşama. Seni sevenlerle kullananları iyi ayırt et. Seni dinleyip anlamaya niyetli olmayanlarla tartışma. Emrivaki oluşturulan dostlukları kabul etme. Eğer verdiğin o kişide kalmıyorsa ikinci bir sır şansı verme.
Mutluluk renkli hayallerin ardından koşarken göz ardı ettiğimiz gerçeklerdir. Bu dünya da en önemli şeyin sağlık olduğunu söylemeye bile gerek yok. Her durumun bir derece kötüsü mutlaka vardır. Herkes kendi yaşadığını bilir gerisi hikayedir. Yani bu hayatta illa ki kıymet bilmek gerekiyorsa sadece kendi kıymetini bil. Nasılsa her rüya güneşle sona eriyor.
HÜLYA ÇAKICI
Yorumlar
Yorum Gönder