Kayıtlar

gönül etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Doğru İnsana Yanlış Yapılmamalı

Resim
Güneş olsan insanlara akşam olsada batsan diye bakarlar. Öyle bir hal almış ki dünya, iyilik yapsan ardında bir art niyet arar olmuşlar. İnsanların kendilerine tahammülü kalmamış ki, başkasına nasıl olsun. Bencillik gözüne takılmış ayna gibidir, o gözler nereye bakarsa baksın kendinden başkasını görmez. Hiç kimse çaresiz kalmasın, çünkü diğer hiç kimse bunu anlayamaz. Mutlu ol, çünkü kimse senin üzgün olmanı umursamıyor. Sürekli vurguncuları ve köşe dönmüş olanları dinlemeyi sevenler masum olanı dinlemeyi sevmezler. Elbette hak yerini bulur gün gelir kendi karanlıklarında kalırlar, insanları kendi gafletleri yakar. Böyle insanlar olduğu için sürekli geriye gidip birbirimizden uzaklaşıyoruz. Dost gönülde, düşman akıldadır. Gönülde olanı atmak zordur, acıtır. Çünkü insanın hazinesi gönlünde biriktirdikleridir, dost gönül hazinesinin en değerli mücevheridir ama bir kez gönülden atıldı mı artık değeri kalmaz, değeri kalmayanın da gönüle girmesi zordur. Akılda olanın atılması is

Kendi Haline Bırakıp İzleyin...

Resim
Belki bir gün lazım olur diye kıyıya köşeye biraz mutluluk saklamalıydık. (İlhan Berk) Ya kalırsın yada yola devam edersin, başka seçeneğin de yok zaten. Hayattaki her şey uzaktan güzel gözükür. Bir sergiye gittiğimizde bile, uzaktan seyredildiği zaman daha iyi anlaşılabilir. Mutluluğa kendinden çok şey, başkalarından az şey bekleyerek ulaşırız. Uçmak için kuş olmaya gerek yok küçük sevinçler yeterli ki, sonuçta dertlerimizin yaratıcısı da biziz, dermanını bulacak olan yine biz. İçimiz bunu iyi biliyor ama bizler duymuyor, dinlemiyoruz. Dinlersek cevap gelecek, önce fark edeceğiz ve sonra düzelteceğiz, sürekli mutlu olmak yerine kendini mutlu etmeyi bilecek kadar zeki olmak yeterli bunu göreceğiz. Çünkü mutsuz insan yoktur, mutlu olacağına inanmayan insanlar vardır ve insanları yorgun kılan yaşamları değil işte bu taşıdıkları maskeleridir. İçi acı çekse de gülmeye devam eder insan, çünkü güçlü bir insanı asla üzemezsin ancak zannedersin. Artık böyle şeylere alıştık, bazen hiç

Esaretin cesareti!

Resim
Çok konuşulup az söylendiğinde, boş zaman değerlendirilmeyip, boşa geçen zaman yaratıldığında, gidenin değil, kalanın terk eden olması yaşandığında, işte o zaman hayatı yaşamadığını, hayatın seni tükettiğini anlarsın... Kendi aklınla yaşamak kendi kendini adam etmektir, zeka ve bilgiyi kullanarak etinden kemiğinden kendini inşa etmektir. Aslında herkes kendini yaratır ve çabalar acı vermeye başladığında kendisini zorlamaya devam edebilen kazanır. Merdivenler yorucu olduğu kadar insanı güçlü kılar, hep son adımda daha ne kadar var dersin. Yeter ki umudun olsun azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz. Kendinde olanları objektif olarak yargıla sonuçta sen kazanacaksın. Sen varsan herkes var sen yoksan kimse yok, önce sen. Kendini sev çünkü sana bir tek sen gerekiyor. Dünya denilen yere geldik, gidiyoruz. Ne ağlamaya, ne yanmaya değecek hiçbir şey yok, seni sevdiğim kadar yaşıyorum, yaşadığım kadar da seviyorum hayat. Kolay değil yaşamak, hayatın bütün darbelerine göğüs germenin oluştur

Üç günlük dünya!

Resim
Bu hayat bana, insanların çoğunun gülemediği için ağladığını, susamadığı için konuştuğunu ve laf olsun diye yaşadığını öğretti. Chuck Palahniuk. Adamın biri bir gün cami de yere oturmuş, başını da dizlerinin üstüne koymuş uyukluyormuş! Derken HIZIR ALEYHİSSELAM adama yaklaşmış, sen nasıl bir insansın cami de ibadet edeceğine uyuyorsun diye çekistirmiş adamı. Adamcağız hiç başını kaldırmadan, bana bak burdan çek git yoksa senin Hızır Aleyisselam olduğunu herkese söylerim. HIZIR ALEYHİSSELAM apar topar Allahın hızuruna çıkmış. Allahım ben senin sevdiğin kullarını bilirim, ama bu kim ben bilmiyorum demiş. Allah senin bilmediğin ve benim sevdiğim kullarım vardır/çoktur demiş.! Ya üzdüğünüz kişi böyle seçilmiş birisiyse? Yaşadığım ve yaşıyor olduğum tüm sıkıntılara rağmen, aldığım her nefes için şükrediyorum. Beddua ettiğimizde melekler Amin diyor. Ve dileğimizin bize dönmesi için de Amin diyorlar. Yani ağzımızdan çıkan her dua, beddua vs. dönüp dolaşıp bize geri geliyor.