Kayıtlar

Merhamet etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İnsan Olmak, Zor...

Resim
Kıyılan insanlıksa, kimdir kıyan? Giderek zorlaşıyor nefes almak. Başka başka hayatlar, adaletsiz dünya. Bize kaybettiğimiz insanlığımız lazım. Hayat gerçeğin çıplaklığı. Elimizle ittiklerimiz başka yerlerdeki insanların var olma savaşı verdikleri şeyler. Mutlu olmak, yardım sever olmak eğilip bükülmek yada nefsin isteği kalıba girmek değildir. İnançlar farklı, hayatı sevmek farklı, insanları sevmek farklı farklıdır. Vicdanlı olmak gereklidir, ahlaklı olmak gereklidir, insanın kendisiyle barışık olması gereklidir. Hiçbir sırtlan kendi yavrusunu yemez ama başka hayvanların yavrusunu yer. İnsanlarla hayvanları ayıran özelliklerde akıl ve eşrefi mahluk oluşudur, yapılan hiçbir zulüm karşılıksız kalmaz. Dünyayı kaosa çevirenlerde bir gün aynı cehennem azabını tadacaklardır. İyiliklerin karşılığının cennet, kötülüklerin karşılığının cehennem olacağını düşünen insanoğlu zülm yapmaz, karıncayı bile incitmez. Bu dünya her türlü inanç ve fikir ayrılığına rağmen yaşamaya ve paylaşmaya

Verdikçe Alır İnsanlar

Resim
Sınırlar nerede başlar, nerede biter bunu anlamak bazen öyle zor ki, içinde bulunduğumuz kullanılma durumunu birçok kez sevgi ile karıştırıyoruz. Sınır koyabilmek insanın kendisini koruması anlamında en güzel davranış şekli. Yalnız bunu yapabilmek için her anlamda alt yapınızın güçlü olması gerekiyor. Bazen merhametiniz öyle güzel kullanılıyor ki siz farkında bile olmuyorsunuz. Anladığınızda iş işten geçmiş oluyor. Anladığınızı anlayıp sizi artık kullanamayacağını anlayınca sınırı karşı taraf koyuyor. Siz öylece kalıyorsunuz. Eğitimimizi, bilincimizi, duygularımızı, aklımızı yönetilmek önemli olan. İnsan yaşlandıkça uyanıyor. Keşke birçok şeyi gençken, daha yolun başındayken anlayabilsek. Sınır koyabilmek için önce insan kendini tanımalı, ne istediğini bilmeli. Gençliğimizde etrafımızdakilere şirin görünmek adına neleri sineye çekmedik. Evde tatsızlık çıkmasın diye neleri görmemezlikten geldik. Ne zaman herkesle işiniz bitiyor ondan sonra sınır koymayı başarıyorsunuz. Bazıları

Dünyanın Derin Anlamı!

Resim
Hayatın alfabesidir aile. Eğri, doğru bu ocakta öğrenilir, öğretilir. Güzel, merhanetli, vicdanlı çocuklar doğuran, büyüten ana babaların da ellerinden öpülür. Yaptıklarımızdan çok yapmadıklarımızdan yani denemediklerimizden pişman oluruz. Hayal olarak kalan her eylem düşüncelerimizi ve yüreğimizi kemiren bir keşkedir. Özgürlük, iradeni kullanarak seçip sorumluluklarını yüklenerek ne her şeyi istediğin gibi yapabilmektir, ne de sınırsızlıktır. Kim iradeye sahip ise o sorumluluk da almış olur ve özgür sayılır, özgürlük de başkasının özgürlük alanında son bulur. Aslında özgürlük düşünmektir. En büyük zenginliktir kimseye minnet etmeden, boyun eğmeden yaşamaktır. Saçma seçenekler olabildiğince çok. Her insan kendince özel, kendince kalabalık, pek çok şey kendi seçimimiz, her şey birbirini tamamlar iyi kötü, güzel çirkin, doğru yanlış vs. gibi. Duyarlı, farkındalıklı bir o kadar da duygusal olmak, insan olmak, vicdanı seçmek bazen hayatı sıkıntılar içinde geçirmek anlamına geli

Hiçbir İyilik Cezasız Kalmaz

Resim
Her ne kadar aklın yolu bir ise de çokluk haklılık ve doğruluk ölçüsü değildir. Bazı insanların evrenin onlar için yaratılmadığının sadece onun bir parçası olduklarının farkına varmaları gerekiyor. İnsanlar gerçek yüzlerini uzun süre gizleyemezler. Sorgusuz, sualsiz her derdinde yanında olduğun dost iyi gününe seni sığdıramamaya başladıysa sorgulama vaktidir. İnsan düşeceğini bilse zaten düşeceği yerde işi olmaz, risk aldığı hayatının düşüşünü her zaman birileri hazırlar, çelme ayağına takıldığı gün ister istemez düşer zaten, onun için bilerek, görerek kendini yakmak yerine yaşamak gerek. Olacağı var ise önüne dağ çıksa yinede olur. Hayat merdivenlerinden çıkarken sağlam basmak ve önünü görmekte önemli, önümüzü görürken bile ayağımızı kaydırmaya çalışanlarla dolu bir dünyada yaşarken üstelik. Dükkan sahibinin bir maymunu varmış bekçi gibi hep dükkanda dururmuş. Bir gün dükkana hırsız girmiş maymunu görünce taklit yapar diye düşünmüş ve başlamış esnemeye hırsız esnemiş, ma

Saygı Eşittir Medeniyet

Resim
Toplumda birilerinin işine yaramazsanız dışılaşırsınız. Kanıksanmış, içine doğulmuş normların dayattığı birey olmaktan uzaklaştığında, farklılaştığında isteyerek veya istemeyerek toplum ve aile tarafından tepki görürsün. Girdiğin herhangi bir işletmede çalışan insanlar seni sevdiği için değil para kazanmak için seninle muhattap olur. Buna eğitim kurumları veya hastanelerde dahil olabilir. Durakta otobüse binerken önündekinin seni geçip senden önce binme arzusunu hissedersin, markete girdiğin zaman kasaya aynı anda geldiğin bir başka kişinin hemen senden önce davranmaya çalışması hepimizin az çok yaşadığı şeylerdir. Bizlere ilkokul, lise, üniversite yıllarında yanımızdaki arkadaşlarımız aynı zamanda rakibimiz olarak tanıtıldı. Bunlar aslında bireysel değil, evrensel para düzeninin insanlara bilinçsiz olarak yaptırdığı şeylerdir. Rutin problemler genellikle gelişmekte olan ve gelişmemiş ülkelerde ola gelir. Batı ülkelerinde insanların sevebildiği mesleklere yönelmeleri daha kol

Hayatın Anlamı

Resim
Hayatın anlamı senin hayata olan bakışında gizlidir, o anlamı senden başkası bilemez. Yaptıklarımız düşüncelerimizi belirliyor, biz neyi anlamlı görüyorsak hayatta ona göre anlamlı yada anlamsız oluyor. Hissettiğimiz duygulara göre değişir hayatın anlamı, bazen kazandıklarımız ve değer verdiklerimizdir. Kimine göre ailesidir hayatına anlam katan, kimine göre ailesinden uzaklaşmaktır. Bazıları için yaşadığı durum, bazıları için aynı durumun aksi halidir. Genel olarak hayatın anlamı yok, herkes duygularıyla, hisleriyle hareket ediyor, mutluluk hissettiklerimizle başlıyor ve bitiyor hayatın anlamı da bunlarla belirleniyor. Onurlu ve duyarlı yaşamak, kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapmamak hayatı anlamlı kılar, anlamsız kılan ise amaçsız ve bencil yaşamaktır. Severek gerçekleştirebileceğin hedeflerinin ve umutlarının varlığı hayatı anlamlı kılar. Hedeflerinin ve umutlarının tükendiği yerde hayatta anlamını kaybeder. Amaçlanan şeyi hayata uyarlayarak amaç edinmek hay

Empatiniz Yok!

Resim
Kötü olduğunuzu kabul edin! Empatiniz yok. Kendinizle bile dost değilsiniz ki olsun! Önce kendinle dost ol diğerleri sadece arkadaşın olur. Kendi hatasını görmeyen bir insan sevilmez, saygı da görmez. İnsan önce kendisini eleştirsin sonra başkalarıyla ilgilensin yani önce haddini bilsin sonra ötesine karışsın. İnsanlar değişmiyor aslında sadece taktıkları maskeleri bile dayanamayıp düşüyor. Yazık! Dik durmak yerine yalakalık, oysa sadece on metre kefenle gömülüyoruz, neysen o olmalısın. Sanırım samimiyet ve içtenlik sınavında sınıfta kaldık biz insanlar. Empati kurmayı unuttuk hep ondan bu aldanışlar. Bencil mi olduk nedir? İnsanlar empati kurmanın insan hayatında ne kadar değerli bir durum olduğunu bilselerdi kimse kırılmaz, kimse yanlış yapmaz, kimse de acıtmazdı. Ama bunu kullanabilen insanlar çok az. Kural tek aslında, kendine yapılmasını istemediğin hiçbir şeyi, hiçbir canlıya yapma. Karşıt düşüncelere sahip bireyler saygılı olmak koşulu ile tartışabilir. Hatta bazen öneml

Din ile Ahlakı karıştırma!

Resim
İnsanlara paylaşmayı, kardeşliği, sevgiyi, merhameti, dostluğu, saygı duymayı, elindekiyle yetinmeyi bilmeyi, fakirin hakkını ona teslim etmeyi emreden bir dindir İSLAM DİNİ. Kusurlu olan ise dini kullananlar insanlardır. Dinlerin amacı insanları güzel Ahlaka yöneltmek değil midir? Belki dinleri korkular yaratmış olabilir ama Ahlak insanın davranışlarıyla ilgilidir. Zamana, mekana ve şartlara göre farklılıklar olsa da sonuç değişmez, bir insanda ahlak yoksa şeref ve haysiyette yoktur. Dinler daha çok ahlaksızlığı bahane olarak kullanırlar. Ahlaktan yoksun olan kişiler, Müslüman olduklarını iddia ediyorlar ama sadece kendilerini kandırıyorlar. Düzgün ahlak hiçbir inanışın tekelinde değildir evrensel bir değerdir... Allah'ın dini tek ve İSLAM en güzel din bana göre, bize göre, tüm Müslümanlara göre. Dünya kalabalık ve insanlar başka dinleri tercih edebilirler, hangi dine mensup olursa olsun önemli olan insanların ahlaklı, merhametli, dürüst ve alçak gönüllü olmalıdır. İnsanlı

Geçmiş bugünle, üzüntü neşeyle barışsın

Resim
Hz. Ömer iftar da bir yere davetlidir. Ev sahibi şerbete benzer bir içeceği Halifeye ikram eder. Hz. Ömer ilk yudum alır ve kaseyi bırakır. Ev sahibi, için Sayın Halife Hazretleri ballı sudur şifalıdır. Hz. Ömer, olmaz halkım çamurlu su içiyorken bunun hesabını kıyamette nasıl veririm. Ve içmez. Bu aralar en az rastladığımız şey merhamet, vicdan, dürüstlük. Merhamet ve vicdan gibi duyguları taşıyabiliyorsan ve insani değerlerini kaybetmediysen güzel ve iyi bir yüreğin var demektir. İnsanın hep ben değerliyim, ben güçlüyüm demesinin de bir anlamı yok. Eğer çevresindekiler ve sevdikleri bunu ona hissettirmiyor ve tam tersine değersizmiş gibi davranıyorlarsa kendi kendine telkini onu ya daha çok yalnızlaştırır, ya daha çok bencilleştirir. Sonuçta iyiyi iyi yapan, kötüler karşısında onun iyiliğini görebilenlerin varlığı ve onayıdır. Kimileri vardır iki betonu bir araya getiremez. Kimileri vardır iki kıtayı denizin altından birleştirir, üstünden birleştirir. Ne kadar değişirsen değiş,

Paranı cebinde taşı. Kalbin de değil.!

Resim
Çok zengin ama cimri bir adam, bir bilgenin yanına gidip nasihat almak istedi.  Bilge onu pencerenin yanına götürüp sordu, Pencereye baktığında ne görüyorsun? Yoldan gelip geçen insanlar görüyorum. Bir de yolun kenarında oturmuş dilenen fakir bir adam var. Bilge, başka bir odaya gidip elinde büyük bir aynayla döndü. Peki bu aynaya baktığında ne görüyorsun? Kendimi. Yani artık başkalarını görmüyorsun! Farkında mısın, pencere camı da aynı da maddeden, yani camdan yapılmıştır. Ama aynanın camının üstüne incecik bir gümüş tabakası kaplandığı için, ona baktığında kendinden başkasını göremiyorsun. İşte, insan kalbi de cam gibi aslında şeffaftır, başkalarını görmemize engel değil vesile olur. Onlara merhamet besleriz o zaman. Ama ne zaman ki altın gümüş gibi dünya süsleriyle kalbimizi kaplarsak o zaman sadece kendimizi görürüz. Kalbimizden de merhamet çekilip atılır. Yapman gereken şey kalbini temizlemek. Altınları ve gümüşleri cebinde taşı, kalbinde değil. O zaman bencillikten kurtu

Kimse kimseyi kaybetmez. Giden başkasını bulur, kalan da kendisini...

Resim
Bazen bilirsiniz tarif edemezsiniz. Belki sizi kimse anlamaz ama yine de anlatmaya çalışırsınız bir umutla. Belki hayatınızda şimdiye kadar her şey ters de gitmiş olabilir. Ama yine de bir umut çocuk gibi  görmediğiniz ama bildiğiniz  tanışmadığınız bu mutluluğa koşarsınız. Bazen hayat keşke yanımda olsa dediklerimizi uzağımıza atarken. Yüzünü bile görmek istemediklerimizi gözümüze sokar. Bazen hayat sinirlerimizi alt üst eden şeyleri. Sabrımızı sınamak istercesine üzerimize gönderir. Neden kimse birlikte yaşamayı öğrenemez.  İnsanların birbirlerine ihtiyaçları varken yokmuş gibi davranır.  Yalnızlık marifet gibi.  Başkasının derdine ortak olmak, çok mu zor. Yanında ağlayana mendil uzatmak, düşeni kaldırmak insanca yaşamak çok mu zor. Ve şimdi uzağınızdadır belki  yanı  başında  olmasını istediğiniz. Ve kim bilir belki de uzağınızda olan senin için en değerli, en özel ve seni en çok anlayandır.  Üzülme sakın neden şimdi yanı başımda değil