Bizans İmparatorluğunun Selçuklu tabiiyetine girişi
Büyük Malazgirt zaferinden sonra yenilen Romanos Diogenes'e hemen bir esir çadırı kurulur. Sultan Diyogenes'i huzuruna çağırıp biraz konuştuktan sonra, ''Ben bu duruma düşseydim sen ne yapardın?'' sorusunu sorar. Diogenes, ''Düşmana yapılması gerekeni yapardım.'' Selçuklu Sultanı bu samimi ve vakarlı davranışından ötürü imparatoru takdir eder. Ve ona ''Şimdi sana ne yapacağımı sanıyorsun?'' diye sorar.
Diogenes üç ihtimal ileri sürer:
1) Beni öldürebilirsin fakat bu kasap işidir.
2) Zaferini göstermek için beni şehirler de dolaştırır ve satarsın, bu da sarraf işidir.
3) Üçüncü ihtimali söylemek ise hayal veya delilik olur.
Alparslan bununla neyi kastettiğini ısrarla sorar. ''Beni tahtıma iade edersin, bu takdir de sana dost kalır, yıllık haraç öder ve senin naibin olurum. Çağırdığın zaman askerim ile gelir hizmet ederim. Beni öldürmekten sana bir fayda yoktur. Aksine yerime başka birisini imparator makamına çıkarırlar. Konuşma bu biçimde devam eder ve İmparator kumandanların ihaneti ile bu duruma düştüğünü tekrar eder.
Alparslan, ''Ben Allah'a muzaffer olursam sana iyi muamele yapacağıma ahd eylemiştim. Allah iyilik düşünenlerin arzularını yapar. Bu nedenle benden göreceğiniz muamele üçüncü ihtimalden başkası olmayacaktır'' diyerek kararını bildirir. Bu biçim de kendi büyüklüğünü ve ırkının asaletini de göstermış olur.
Alparslan ile Diogenes eski Türk adetlerine göre, ''kanları ile kardeş'' olduklarına delalet eden bir and içme ile anlaşma imzaladılar.
Bu zafer ve anlaşma ile artık Bizans İmparatorluğunun Selçuklu tabiiyetine girmiş, yıllık vergi ve askeri hizmeti bunu ifade etmiştir. Nitekim tabi bir hükümdar olarak imparatora kaba (elbise) ve başına Kalansuve giydirilmesi üzerine Kelime-i Şahadet yazılı bir sancağın eline erilmesi ortaçağ da tabiiyet alametleri arasında bulunuyor.
TURAN Osman, Selçuklular Zamanında Türkiye, Ötüken, İstanbul 2014, s. 60-61
Tablo Giovanni Boccaccio tarafından çizilmiş olup, tahtta oturup aşağılayıcı harekette bulunan ve bir Sultan'dan ziyade Roma İmparatorlarına benzeyen kişi Sultan Alparslan olarak betimlenmiştir.
Ve maalesef o Diogenes kendi tahtına döndüğünde gözlerine mil çekilerek kendi halkı ve askeri tarafından hunharca katledilmiştir ki bu da Roma imparatorluğunun milli ahlakının ne seviye de olduğunu kanıtlamaya yeterlidir. Bir de bizim sultanımızın yaptığı muameleye bakın büyük lütuf ve iki ırk arasındaki büyük fark.
Diogenes Kınalı ada da bir manastır da esirken gözlerindeki yaradan kaptığı enfeksiyon sonucu ölmüştür.
Yorumlar
Yorum Gönder