Anlamadığı şeylere hayrandır halk!


Dünyada bir şeyleri başarmaya kalkarsan düşman edinirsin. İnsanlar büyümeni istemezler, bir şeyleri başarmanı istemezler. Düşünün kim bir konuda devrim yaptıysa sonu hep kötü bitmiş.

Toplumcu, gerçekçi doğrularımız çok ama içinde bulunduğumuz toplum veya toplumlar henüz buna hazır seviyeye ulaşmış değiller.

Oku ve cehaletle savaş, cehaleti yenen kendini kazanmış olur. Cehaletin en büyüğü kendini okuyamamak ve bilmediğini bilmemektir.

İnsan topluluklarını biçimlendirebilmek için o kitleyi maniple etmek gerekir. Ortak bir inanç sistemi yada toplumdaki insanların ortak bir şekilde uyum sağlayabilecekleri bir takım ideoloji sistemi ve bugün bunları din, siyaset vs. şeklinde görüyoruz. İçten hasta bir toplumu düzeltmeye çalışmak gibi bir seçenek söz konusu olmadığı gibi böyle bir eyleme girişilse bile toplumdan görülecek tek davranış biçimi cehaletle harmanlanmış şiddet olacaktır.

Halkın değerlerini halkın anlamayacağı şekilde eleştirenler birde halktan saygı görüp sempati topluyorlar. Anlamadığı şeylere hayrandır halk. Tabii bu görüş günümüz dünyasındaki her ülke halkı için geçerli değil. Özellikle bilim ve teknolojiye yüksek düzeyde önem veren eğitimli toplumlarda hiç değil.

Sürekli suçu ona buna ata ata sıra kendimizi düzeltmeye gelemedi. Fakir edebiyatı ile ülkeyi fakirleştirmek bu olsa gerek ve ne yazık ki ülkede gerçek anlamda seçkin bir grup mevcut değil.

Kısıtlı alan ve şartlar uygun şekilde, akılcı olarak değerlendirilirse yol olumluya evrilir. Tesadüf olmayanlar senaryoyu oluşturur.

HÜLYA ÇAKICI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleyman Demirel'den bir fıkra ile günümüz :)

Ayağınızdaki 6 Güçlü Nokta

Hayat Kişiye Özeldir