Hayat Kural Ve Disiplin Hayatı

Hayat istediğimiz ve istemediğimiz doğrultuda giden gidişatlar bütünüdür. Özgürlük denilen kavram sayısız hataları getirir, bu hatalara gençken mutluluk, orta yaşta hata, yaşlılıkta tecrübe deriz. Yani bu hayat kural ve disiplin hayatı, özgürlük ve cesaret mutluluk getirmiyor.

Her dakikası stresle dolu yaşamda nasıl olgun olabiliriz. Haksızlığın olduğu, yalakalığın arttığı, günahların sevap olduğu hayatta. Bazen başkalarının tesadüfü başarılarını seyrederiz, bazen kaybettiğimiz için şanslıyızdır belki kazanmış oluruz.

Kararlılık keskin bıçak gibidir keskin ve düzgün keser. Kararsızlık ise kör bıçaktır kestiği her şeyi parçalar yırtar. Kendi yarattığımız yapay gerçekliğin apaçık gerçeğin üstünü kapattığını görürüz. Önemli olan sorunun değil çözümün bir parçası olmaktır.

Sadece ölü balıklar dalgaların götürdüğü yere giderler. Hepimiz mutlu olmak için dünyaya geldiğimizi sanıyoruz. Bunu değiştirmedikçe dünya gözümüze çelişkilerle dolu bir yer olarak görünecektir. Çünkü ister büyük isterse küçük bir şey yapalım dünyanın ve insan hayatının mutlu bir yaşam sürdürmeye olanak verecek biçimde tasarlanmadığını görürüz. Bu yüzden yaş ilerledikçe yüzlerdeki düş kırıklıkları artar.

İnsanların ne kadar yalan söylediklerini, ne kadar gösteriş koktuklarını, kendi düşüncelerini değil karşıdaki insanların duymak istediklerini söylediklerini görüyoruz. Birileri hakkında karara varırken gerçek anlamda nasıl biri olduğuna göre değil, ne kadar kullanabileceğine veya menfaatine uygunluğuna göre karar veren kesim yüksek oranda mevcut.

Günümüzde insan ilişkileri o kadar menfaat üzerine kurulu ki, gerçekten karşılığını beklemeden güzel bir davranışı özleyen bir insan kitlesi var.

HÜLYA ÇAKICI