İnsan hep aldanmamalı!

Affetmek insan için en özgürleştirici eylemdir, kin ise tutsaklaştırır. Tecrübe gerektiği zaman gerekeni hatırlamayı gerektirir. Unutsan bile yapılanı, ne yapman gerektiğini hatırlarsın.

Beyin sürekli yapılan haksızlıklarla doluysa ve başka şey düşünemiyorsa obsesyona dönüşür. Beyin sürekli bunlarla iç içe olduğu için sağlığa da zararlıdır. Bilinç altı temizliği yapmayı, haksızlık yapanlara hayır demeyi, mesafe koymayı öğrenmek gerekir. Hayır denmediği için böyle insanlar fazlaca şımarır ve hem bize, hemde kendilerine zarar verirler. Bu zarar kendilerini dünyanın merkezinde görme ve narsist kişilik bozukluğuna yol açar. Bu insanlardan uzak durmak, hem sağlığımızı, hem huzurumuzu, hem beynimizi korumak için faydalıdır. Bunlarla meşgul etmeye hiç gerek yok kendimizi de ve beynimizi de. Bazen boş vermek gerekebilir ama bu demek değildir ki, yapılan haksızlığı unutun sadece aynı haksızlığa ve duruma bir daha düşmeyin.

Yapılan haksızlığı unutmayıp tepki gösterince de tepki alıyorsunuz. Kinci oluyorsunuz, kötü oluyorsunuz. Ama böyle tipler kendilerine yapılan en ufak bir hatada, çıkarlarına ters düşen bir şeyde dünyayı ayağa kaldırıyorlar. En iyisi tecrübe edinip uzak durmak. Unutacaksın ama yaşadığın tecrübe kalacak çünkü kin tutmak kalbi öldürür.

Ego bilgiyle alakalı değil, sonradan görenlerde yada tam tersi çok şımartılarak büyütülenlerde çoğunlukla yüksek dozda bulunur, davranışlar, karakter ve büyüme şekliyle şekillenir. Bilgiyi ameline yansıtan alimdir, eğer bilgi sadece bilmekle sınırlı kalmışsa kitap yüklü taşıyıcılardan bir fark kalmaz.

Her bulduğunuzu yemeyin, her duyduğunuza inanmayın bazı besinler gibi fikirlerde zehirlidir. Haksızlık yapılıyorsa mücadele etmek gerekir, sessiz kalmak, ertelemek, unutmamak neyi değiştirir haklıysan sesini duyur ve sonucu görüp ders çıkar.

Ve sanırım ortak dileğimiz; kim haksızlık yapmış veya yapıyorsa Allah'ın gazabına uğrasın...

HÜLYA ÇAKICI