49.5G hızında unutuyoruz!


4.5G hızında şehitler! patlama! istismar! tecavüz! vs.
49.5G hızında da unutuyoruz!

Turgut Özal Didim Denizköy'e Kürtleri yerleştirdi. İnsanlar çarpık yapılaşmayla didimi bitirdi. Özal'la başlayan bu planlı eylem Dikili ve Çeşme'de devam ediyor. Bugün Çeşme yarın Bodrum, Fethiye. Bu turizm düşmanlığı değil mi? Ayrıca ülkenin huzurlu yerlerini de yok etmek değil mi? İnsanların psikolojisini bozmak için eğitimli insanların yüzdesinin yüksek olduğu bölgelerin ipini çekiyorlar. Medeniyet'in kabul görmediği bir şeyin dayatmasını yaşıyoruz. İnsanlara dağlar da ev yapıyorlar. Onlara da dağda, uzak geniş bir ovada, neresi olursa ev, çadır, kent vs. kursunlar. Şehirlerin içine getirmesinler. Turistik yerleri çirkinleştirmesinler. Onları yelerinden, yurtlarından edenler utansın. Ne yazık ki engel olamıyoruz. Varlar ve bizim ülkemizdeler. Bari ekip, biçip, yesin, yaşasınlar. Bize, ülkemize bulaşmasınlar.
Turizmi baltalamak için her türlü oyunu oynuyorlar! Zaten sezonun nasıl geçeceği belli değil! Suriyelileri mi besleyeceğiz? İnsanları rahatsız edecekler ve çok ciddi güvenlik açığı doğacak! Hepsi ülkesine geri dönsün, orada bir kamp yapılsın, orada ne ihtiyaçları varsa karşılansın.

Bilerek yapılan bir oyun. İzmir'deki oy çemberini yarma oyunu. Ve gelen Suriyelilere Türk kimliği verip Akp'ye oy sağlamak. Yani İzmir'de küçük bir çatışma bölgesi yaratmak. Filistin gibi.
Bodrum'a Diyanet merkezi, Dikili’ye, Çeşme'ye Suriyeliler. Hükumet sahilleri de yakında tesettür plajlarına çevirip oy alamadıkları sahil kentlerini millete dar edip ele geçirme harekatı içine girer.

Fransız televizyon kanalı TF1 Ana haber bülteninde hem Çeşme'de sığınmacılar için ayrılan yeri, hem de Yunanistan'daki gemiye binmeyi bekleyen Suriyelileri gösterdiler. Gerçekten üzüntü verici. Türkiye'de bu sene turizm bitmiştir. Aynı televizyon kanalı bundan iki hafta önce, Fransa'dan, İstanbul'a gitmek üzere olan dev bir gemiyi ve önünde bekleyen yüzlerce Suriyeliyi göstermişti.
Ülkeler kayalıkları kazıp turizm alanı yapmaya uğraşırken, bizim cennet turizm alanlarını cehenneme çevirmek için bu ne çaba! Ülkenin her şeyini sattılar, savdılar. Yetmedi vatandaşın huzurunu da satıyorlar. Bunların arasından çıkıyor CANLI BOMBALAR.! BU EN DİKKATE ALINMASI GEREKEN KONU aslında.

İzmir'den nefret ediyorlar. Kin gözlerini kapatmış, intikam duygusuyla kenti öldürüyorlar. Dikili'ye mülteci kampı yapıyorlar. Gelen giden ülkeye yerleşiyor. Türkiye'yi o kadar ucuz bir ülke yaptılar ki, her şey mevcut. O Bölgeleri ilk fırsatta imara açıp satarlar. Zaten turizm gelirleri allak bullak. Hükumet ne yapmak istiyor? Yerli turistten medet umarken bindiğimiz dalı kesiyoruz. Önce Bodrum ardından Çeşme, Ruslarla anlaşmazlıklar ile Antalya, tüm turizm merkezleri yok ediliyor.

Başımıza PKK'dan beter bir belayı sardılar Suriyeliler.! Üstelik durmadan çocuk doğuruyor ve çoğalıyorlar. Türk nüfusu ölerek azalıyor. Bu da planın bir parçası olabilir. Ülkeye Arapları doldurulmaya başlayarak araplaştırıcaklar Türkiye'yi. Halkımız şehit olup nüfus azalıyor. Suriyelilerin aklı fikiri oynaşta. Nasıl çocuk mamalarını yemişlerdi. Enerji için. Şimdiden başladılar ben Türkçe öğrenmek zorunda değilim. Arapça alfabesi ve okul istiyorum diye. Adamların gezmek ve yemekten başka bildikleri bir şey yok. Bizim sorunlarımız bize yeter. Bir de sizinle mi uğraşacağız?
Avrupa akıllı olduğu için Suriyelileri/Arapları almadılar. Biliyorlar çünkü başlarına geleceği.

HÜLYA ÇAKICI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleyman Demirel'den bir fıkra ile günümüz :)

Ayağınızdaki 6 Güçlü Nokta

Hayat Kişiye Özeldir