Vicdan Dinle Bağdaştırılamaz!


Şartlanmışlık, insan inandığı kuramların dışına çıkamaz. Doğduğu andan itibaren bir şeylere inandırılarak büyütülür. Din, toplumsal kurallar, milliyet vs. bu nedenle insan inanmaya meyillidir her zaman.

İnancın insana vicdan kattığı, yasaklarla, vaatlerle şerden koruduğu düşünülüyor, oysa dünyadaki tüm zulümler inançları kullanan ve onlara inanıp destek olanlar tarafından yapılıyor.

Toplumda din ve iman her şeyin üstünde olduğu için vicdan unutulmuş, bitmiş, yok olmuş, toplum insani erdemlere değil dini hükümlere mandallanmış, dinin baskın olduğu toplumlara bir bakın vicdani ve insani erdemler hangi rafta. Merhamet yada vicdan dinle bağdaştırılamaz, merhamet insanlığın en güzel erdemlerinden biridir.

Aklın gelişmesi durdurulamaz bir süreç, engellenemez bir sondur. Eğitimli insan biatcı olmaz, inceler hiçbir şeye körü körüne inanmaz, nedenini niçini araştırır. Başkalarının düşüncelerine saygı duy ama kararlarını kendin al, kendin ol, çünkü herkes işine geldiği gibi yargılar.

Kendine iğneyi batırmaya korkan insanlar çuvaldızı karşısındakine batırmaktan neden haz duyarlar? Olmamış, olamamış, ham kalmış insanlığın kendisidir bu. Eleştiriyi kabul etmek hatalarımızı öğretir, hatalarımız da doğruyu bulmamızı sağlar.

Herkes işine geldiği gibi inanır. Bir başkasının ikaz etmesiyle inancımdan vazgeçmem. Herkesin inandığı kendine doğrudur ve aksi ispatlanmadığı sürece insan kendi bildiğini yapmalıdır. Hayat cesur yaşamasını bilene kıymetlidir.

HÜLYA ÇAKICI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleyman Demirel'den bir fıkra ile günümüz :)

Ayağınızdaki 6 Güçlü Nokta

Hayat Kişiye Özeldir