Çevre Yasası
Günlük yaşamda belki hiçbir şey değişmeyecek, uyulursa doğa kirlenmeyecek ama fabrikaların zehirli atıklarını nehirlere, arazilere, denize dökmelerine göz yumulduğunu ve bunun için hiçbir yaptırımda bulunulmadığını da gözardı etmemek gerekiyor. Uygulanması zor olacak ve birçok konuda olduğu gibi yasalarda kalacaktır.
Ülkedeki insanları bilinçlendirmedikçe bu yapılan değişimin etkisi olacağını düşünmüyorum. Çoğumuz yaşadığımız çevreyi temiz ve düzenli tutmamız gerekirken bunu yapmıyoruz. Parklardaki görüntüler çekirdek pislikleri, yollardaki sigara izmaritleri, pet şişeler, sakızın çiğnendikten sonra yere atılıp başka birisinin ayakkabısına yapışması veya diğer canlılara zarar vermesi, ormanlarda, okyanuslarda ve denizlerdeki durumlarla bu tarz örnekler çoğaltılabilir. Diğer ülkelerde de benzer durumlar mevcut ama bunu en aza indirgeyebiliyorlar, en azından insanları bu konularda eğitimle yada katı kurallarla ve iyi bir denetim mekanizması ile düzenin oluşmasını sağlayabiliyorlar.
Herkes 25 kuruş verdi ve poşet aldı diyelim ne olacak? Bakkaldan, pazardan aldığın meyve, sebze ve sarf malzemelerini taşıyabilmen için konulacak poşet başına her defasında 25 kuruş istenecek, sinirlenecek ve bu kadar şey aldım bir de poşete para mı vereceğim kalsın istemiyorum diyeceksin, çık işin içinden çıkabilirsen sonuç yine hüsran. İnsanları pazarcıyla, manavcıyla karşı karşıya getirecekler. Belki bu yüzden kavgalar çıkacak, gönüller kalacak.
Satılan ürünleri koymak için verilen poşetleri paralı yapmak yerine, kullanılmış poşetleri getirenlere para verilseydi ülkede insanın ulaşabildiği hiçbir yerde naylon poşet kalmazdı. İnsanı eğitmezsen istediğin kadar yasa çıkar sadece kağıt üstünde kalır. Naylon poşeti paralı yapıp sahil kesimlerinde yanan ormanlık alanlara imar izni vermek ise ayrı bir samimiyetsizliktir.
HÜLYA ÇAKICI
Yorumlar
Yorum Gönder