Kayıtlar

para etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Milyonlarca taştan birisi olacaksan susuz kal.

Resim
Olmuyorsa olmuyordur vardır Allah'ın bir bildiği. İsyan etme sakın, sonra anlarsın senin için yapılan iyiliği. (Hz . Muhammed) Herkesi affedebilmek demek, kibirliliği ele almış olmak demek. Hatalarının tamamını değiştirebilmek demek, ben mükemmelim demek. Kalbin rotada olması demek, hisleri hormonları hiçe saymak demek. Zarar görüp kurtulmak demek, hep dört ayak üstüne düşebilmek demek. Tüm yapılan hatalar aslında öğretiyor olmak da demektir. Yersizlik, belirsizlik ve kaçmak. Hayatının en anlamlı hikayesi olabilir belki de. Kaçtığın ve korktuğun şeylerin gelip seni bulması. Kaçmanın amacı o zaten, tekrar buluşana kadar kendini hazırlamak. Bir insanın zarar vermek ve zor kullanmak için güce ihtiyacı olur. Sevmek için güce ihtiyaç duymaz. Bir çaba da gerektirmez bu anlam da. Tek başına çaresiz kalırsın. İşte o zaman kendine döner ve tüm gücünü toplamak zorunda olduğunu anlarsın. Kader kendisiyle çelişen bir kavramdır. Yaşanmış kötü şeyler kadere bağlanır, iyi durumla

Bankalar = Modern Soyguncular

Resim
Başarı, para olmamalı, tüketim manyağı birey de olmamalı. Başarı, iyi bir aile, sağlıklı yaşam, sevdiğimiz iş olmalı, bir zamanlar olduğu gibi. Para, dünyadaki bütün kötülüklerin ana kaynağıdır ve para sistemi iflas etmiştir, suni olarak ayakta tutuluyor. Nasıl mı? Faizin faizi sistemi = Exponinsial Kıvrımı en yüksek zirveye ulaşmıştır. Bu borç para sistemi olduğundan, karşıt kıvrım da dibe düşmüştür. Yani birisinin cebindeki para bir başkasının borcudur. Muhasebedeki gibi sonu sıfırdır. Şu anda büyük finans çöküntü olmuyorsa, oda büyük finans kuruluşlarının pozisyonlarını almalarını bekledikleri içindir. Bu yüzden özelleştirme yapan / yapabilen hiç bir partiyi iktidar yapmazlar. Dolayısıyla herkesin ülkesindeki smartfon iki yol, üç köprü ile gelişmiyor. Öyle olsaydı Dubai dünyanın en gelişmiş ülkesi olurdu. 2015 yılında icralık dosya sayısı; 13 milyon kişi. 2016 yılında ise şu ana kadar; 23 milyon kişi. Demek ki istikrarlı bir biçimde batıyoruz. Yattı balık yan gider. Çivi ç

İş göremezlik (Rapor) ödeneği alımı

Resim
Tüm sistemi vermemek üzere kur ama oldu da vermek zorunda kalırsan sistemi alamasınlar diye düzenle. Banka hesabına paranın yatırıldığından haberi olmayan işçi parasını nasıl çekecek? Parayı yatırınca bilgi de vermek gerekiyor bu durumda öyle değil mi? Para sigortalının hakkı ise banka hesabına yatırılır ve rahatsızlığı geçince çeker, sonuçta insanlar hasta olduğu için vs. rapor alıyor verilen bu kısa süre içerisinde gidip çekmeleri olası gibi görünmüyor. İşçinin iş göremezlik ödeneği (rapor) alımında parasını yetkili banka hesabından altı gün içerisinde çekmezse üç aya varan gecikmeler yaşanıyor. Her ayın 8 ile 14’ü arasında çekilmek üzere, iş göremezlik ödeneği işçi adına banka hesabına aktarılıyor. Ancak para banka hesabından bu tarihler arasında çekilmez ise hak edilen ödenek emanete alınarak Sosyal Güvenlik Kurumu hesabına geri gönderiliyor. Ücret geri gönderildiğinde ise SGK’ya tekrar başvuru yapılması gerekiyor. SGK’nın her bir şubesinin ayda ortalama sekiz bin iş göremezl

PLAJLAR HALKINDIR

Resim
Anayasa’ya göre kıyı ve denizler halkın. Peki yüzlerce lira verip girilen plajlar bu kanuna uyuyor mu? Hayır ve vatandaşta haklarını bilmediği için ödüyor parasını, kullanıyor denizini. Bir kaç vatandaş Anayasa’yı güvenlik görevlilerine vererek ACAPULCO'nun plajına ücretsiz giriyorlar. Araştırdıkça, okudukça, sorguladıkça düşünce yeteneği gelişir, bilgi artar. Aslında bu olay ferdi olarak değil, sivil insiyatif olarak başlamış ve geçmişte bir çok kez polise yansıyan olaylar olmuş. Avukatlar Anayasa Mahkemesine dava açmışlar; plajlar halkındır para alınamaz diye ve davayı kazanmışlar. Acapulco hotel Kıbrıs'ın beş yıldızlı otellerinden birisi. Güvenlik görevlilerinin karşı koymama nedeni de bu. Yani plajlar halkın, otel tarafından kullanılan yerler de dahil buna. Sadece ANAYASA da değil, KIYI KANUNU'na göre de denizin yüz metre yakınına kadar hiç bir mesken, bina, her hangi bir şey inşaa ve tesis edilemez. Aynı yasa Türkiye'de de var. Ama girmeye kalkarsan itiraz eder

İnsan mı vahşi? Hayvan mı vahşi?

Resim
Matador Alvora Munera kariyerine son verdi. Neden? Dinleyelim nedenmiş; Yarışın son mücadelesinde gücünü yitiren Alvora yıkılır. Boğanın ona yaklaştığını görünce korkulu sonun yaklaştığını hissetti. Lakin boğa ona hiç bir şey yapmadı. Yarıştan sonra matador açıklamasında şöyle diyor: "Boğa gözümün içine bakarak bağırdı, böyle sadece bağırdı. Sırtına oklar batırdığım hayvan bana zarar vermedi, istese beni orada öldürebilirdi fakat sadece gözlerime bakıp bağırdı. Her hayvanda olduğu gibi onun gözlerinde de masumluk vardı. Yüreğimde adaletin hıçkırarak ağladığını işittim. Belki de bağışlanırdım, lakin itiraf edemedim. Kendimi dünyanın en vahşi mahluğu gibi hissediyordum." Hayvan dediğimiz varlığın insana dersi. Para ve hırsın kör ettiği gözlerini yine kıydığı bir canlı açmış. Ama bu hırs genellikle mezarda biter. Hiç bir canlı zulmü hak etmez. O hayvan belki de hayatının en büyük insanlık dersini vermiş matadora. Hayvanlar hiçbir zaman değişmedi, değişen hep insan. Dün

DAHA 9 YAŞINDAYIM

Resim
Adım Alper; Daha 9 yaşındayım. İlk okul 3. sınıfa başladım. Paramız olmadığı için kalem defter alamadım. Bu yüzden bu hafta sonu mahallemizin simit fırınından 100 simit alıp satınca parasını ödüyecek ve kalem defterlerimi alacaktım. Heyecanlıydım. İlk kez bu kadar çok simit satma ihtimalim vardı. Sabah 5 de uyandım. Fırına koştum. Fırıncı Salih dayı gözlerime baktı 10 simitte benden evlat dedi. Çok sevinçliydim. Hemen ilk otobüse binip Sıhhiye ye gitmek istiyordum. Otobüse zorla yükledim simitleri. Otobüs Sıhhiye ye geldi heyecanla indim. Yeni yeni insanlar gelmeye başlamıştı meydana, bende aralarına sessizce daldım ve kısık bir sesle ''Sıcak Simit' seslenmeye başladım. Bir çırpıda tezgahtaki simitler yarıya inmişti. Umutlarım hayallerim daha da güçlendi. Ben bu okulu bitircem dedim ve Avukat olucam dedim içimden kimselere söyleyemeden. Saatler ilerledikçe simitlerim azalıyordu ama satış ta yapamayacağım korkusu kaplıyordu. Son 10 simit kalınca saat 10'a geliyordu

Yine mi kandırıldık? Toplum olarak!

Resim
Avrupalıları tanıyacaksınız ama biraz zaman alacak. Artık kandırıla kandırıla öğrenir/tanırız ;) Hala vize hayali kuran saf ve parasız millet :) Harbiden inanmış. Madem Türkiye'yi alacaklar niye o kadar para verip Türkiye'ye, Suriye'lileri gönderdiler. Ve karşılığın yollamayın bize demezlerdi de onları alırlardı. Neden peki? Çünkü AB, TÜRKİYE'Yİ neden AVRUPA BİRLİĞİ'NE almayacağını açık ve net olarak yıllar önce söyledi. MÜSLÜMAN BİR DEVLET olduğu için. İnançlarımız, örf ve adetlerimiz vs. tamamen faklı diye papazlar istemedi. Papazların sözü AB parlamentosun da geçerlidir. AB'ye girebileceğimize ve vize alabileceğine inanan var mı? Türkiye'de bu kadar olay olacak ve herkes vize alacak buna kim inanır? Üç milyon+ Suriyeliyi almak için milleti kandırmaktan başka bir şey değil. AB raporlarında; Akademisyenler, kadın cinayetleri, PKK operasyonları, okullar da yaşanan sapkınlıklar vs. her konuya değinip hükumeti uyarmışlar. Paralelle ilgili kayyumlar,

Herkesin sevdiği bir başkasını seviyor, onun sevdiği de başkasını. İlk kaydırmayı kim yaptıysa artık :)

Resim
Herkesin sevdiği bir başkasını seviyor, onun sevdiği de başkasını. Demek ki sıra bozuk, ilk kaydırmayı kim yaptıysa artık :) Tiryaki gönlüm de olmasın kuşkun. Tek sana müptela, tek sana düşkün. Ardından bir ağıt yakalım aşkın. Adını elveda koyalım gitsin.  Güven varsa sevgi vardır, sevgi varsa huzur vardır, huzur varsa para vardır, para varsa aşk vardır, aşk varsa eşin evden gitmiş demektir :) Demek ki kaybetmeyi anlamıyorsan. Bu da büyük bir kayıp.  Kaybetmeyi anlamayan  değer  vermeyi de bilmez.  Kaybetmeyi öğrendik,  bilmeyene de  öğretiriz. Kalbe vurulan bir mührü silemezsin, unuttukça kaybedemezsin.  Hep sorarlar kadınlar ne ister diye ve bir sürü şey sıralarlar arkasından. Para, güç, sahiplenme, makam ve rahat diye. Oysa ben sadece iki şey sayarım; Kadın güven ve huzur ister. Güç beklemez bir kadın çünkü erkekten daha güçlüdür. Sahiplenmek istemez kadın çünkü zaten kendine sahiptir. Para ve makam istemez bazı kadınlar çünkü geçici şeyler olduğunu bili

İçenlere yeni sigara yasakları.!

Resim
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu yeni sigara düzenlemesiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Yeni düzenlemeye göre restoran işletmeleri artık açık alanda olsalar bile sigara içilebilen ve içilemeyen bölgeler oluşturacak. Plajların ise yarısında sigara içilebilecek, yarısında içilemeyecek. İşte sigara kısıtlamalarının kapsamı: *Yeni düzenlemeye göre açık alanda bulunan bir restoran veya çay bahçesinin sadece yüzde 25’lik diliminde sigara içilebilecek. Geri kalan yüzde 75’lik alanda sigara içmek yasak olacak. *Sigara açık vitrinlerde değil, kapalı dolaplarda satılacak. *Plajlarda şezlongların yarısı sigara içilebilir alanda yarısı sigara içilemeyen alanda bulunacak. *AVM'lerin, kalabalık hastanelerin giriş çıkış kapıları önünde de yine belirli mesafeler belirlenecek. Ben sigara kullanmıyorum. Ama insanın kendisini nasıl iyi hissediyorsa öyle davranması taraftarıyım. Sonuçta kişi ne yaparsa kendisine yapar. Kapalı yerler, otobüsler vs. içmeyenlere, çoluk çocuğa zarar vermedikle

Onlar Dünya'ya hiç acımıyor.!

Resim
Rusya'nın uçak düşürülme bahanesiyle olaya müdahil olması ABD-İSRAİL oyununun bir parçasıdır. Dikkat edilirse son zamanlar da bölge de ne ABD, ne de İSRAİL var. Kötü çocuklar sanki orada değillermiş gibi. Bunun yerine maşa görevi yapan RUSYA kötü çocuk. Demek ki bir şeyler yapıldı, bir yerler boşaltıldı, anlaşmalar sağlandı. Ve Rusya çekiliyor. Neyin karşılığında? Öncelikle Kırım ve Ukrayna'ya karşılık ABD ve NATO ses çıkarmayacaktır. Ve Rusya o kadar aptal değildir. Ortadoğu'da etkinliğini sürdürebilmesi için ihtiyacı olan 2 üssü, hava ve deniz garantiye almıştır. Bundan sonra sıra İşid'de. Bir anda İŞİD diye bir örgüt kalmayacak.  Hepsi tasfiye edilecek. Aslında işid tüm dünya'da para karşılığında kirli işler yapan lejyonerlerin birleştiği bir grup. Hepsi birçok ülkede ve çeşitli ülkelerin kirli işlerini yapmış. Ve artk ortadan kalkmaları gerekiyor. O yüzden Suriye'de bir olta atıldı. Ve hepsi sazan gibi yakalandılar. O bölgeden kurtuluşları yok. Bitiril

AH DOKSANLI YILLAR!

Resim
Fotoğraflar da yüzler farklı farklı konuşur. Bazen şiir okur. Bazen hikayesini anlatır. Müzik de etkilidir insanın anların da. Hani bazı anlar vardır unutmuşsunuzdur. Ama bir melodi tam da o anı hatırlatır eksiksiz. Hayatımın en güzel dönemleridir 80'li ve 90'lı yıllar. Şimdi bir fırsatım olsa oraya gidip geri gelmemek isterim bir daha. Yazlık sinema ve gazoz en büyük keyfimizdi. Bizler çok şanslıymışız ki o yılları yaşayabilmişiz. Otobüsler skoda, dolmuşlar ilave sıralı, dolmuş taksi chrsysler, ford. Pantolonlar ütülü, insanların içi dışı temiz. Üç beş minübüs belli adreslere, müzik, lezzet, yaşam güzellikler ve duygularla bezeli. Para var ya da yok şekil aynı. Özledim yaşadığım güzel yılları :) Hep geçmişe bir özlem var artık. Şarkılar bir başkaydı o zaman, gerçek aşk vardı, gerçek dostluklar! Yoksulluk vardı ama insanlar mutluydu. Arkadaşlıklar çok değerliydi. Şimdiki gibi cep telefonu, bilgisayar yoktu. Arkadaşlarla ya önceden randevulaşılırdı ya da evden çağırırd

Yalan silahım olmadı. Doğru söyleyince yalnız kaldım.!

Resim
Ne yazık ki insanlığın geldiği nokta bu kadar acı işte :( İnsan her zaman yaşamak için umut dünyasına başvurur. Yalanların tatlı, gerçeklerin ise acı olduğu varsayımı doğrudur. İnsanlar her zaman duymak istedikleri şeyi duyar ve görmek istedikleri şeyi görürler. Yüzeysel bir rahatlama. Yalanlara inanmayı seviyoruz, çünkü plasebo etkisi denen bir şey var. Tabii ki, bilginin inançtan farkı KESİN olması. O yüzden aynı etkiyi yaratmıyor. Bu durum evrimsel açıdan neden yalana ihtiyaç duyduğumuzu az çok açıklıyor. Ama her zaman daha fazlasını isteyen insan egosu haliyle bunun da cılkını çıkartmış. İnsanlar kendilerini rahatlatmak için bir tür meditasyon türü de olan yalana sarılmak davranışına başvurabiliyorlar. Bu kadar farklı kültürün olduğu bir tarihsel dönem ve mekanda beklenen sonuçtur. Şu koca bilgi okyanusunda. Tek yol gösterici bilimdir. Yalan her türlü kullanabilen ve her açıdan yorumlanabilen bir sosyal gerçektir. İnsanın sosyalleşmesi ve iletişime geçmesiyle daha da artmıştı

Umut fakirin ekmeği işte.

Resim
Turizm Bakanı: 1 milyon Ukraynalı bekleniyor.Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, Türkiye’nin bu sene Ukrayna'dan bir milyon turist beklediğini söyledi. Bakan Ünal Ukrayna temasları çerçevesinde başkent Kiev’de 22. Ukrayna Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nda (UITT 2016) Türkiye standını ziyaret etti. Burada konuşan Ünal, Ukrayna ile Türkiye arasında son dönemde gelişen ilişkilerin turizmde, sosyal ve kültürel alanlarda zirveye ulaştığını belirterek “Ukrayna, bizim için sadece bir komşu ülke değil, yüksek düzeyli stratejik işbirliği yaptığımız bir ülkedir.” dedi. 2016'nın Ukrayna ile ilişkilerde farklı ve yoğun bir yıl olacağını vurgulayan Ünal, iki ülke arasında havayolu taşımacılığının oldukça gelişmiş durumda olduğuna işaret etti. Bugün itibariyle THY’nin Ukrayna’da 7. nokta olarak İvano-Frankivsk şehrine uçuş başlattığını kaydeden Ünal, “Bu 7. noktanın bizim için özel bir önemi var. Bu sene Osmanlı askerinin Galiçya’ya gelişinin 100. yılını anacağız. Ünal, 2015't

Vatandaşa 11 milyar borç.!

Resim
Vatandaşa 11 milyar borç çıktı! Gelir testi yaptırmayan vatandaşlara toplam 10,9 milyar TL borç çıkarıldı. 2012’de yürürlüğe giren yeni sosyal güvenlik sistemine göre Genel Sağlık Sigortası (GSS) tüm vatandaşlar için zorunlu olunca, sosyal güvencesi olmayanlara (geliri belli olmayanlar) GSS primlerinin ödenmesi için gelir testi yaptırma zorunluluğu getirildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Soylu, gelir testi yaptırmayan 5,3 milyon kişinin borcunun 10,9 milyar TL olduğunu bildirdi. Bakan Soylu, ülke genelinde 5 milyon 390 bin 455 kişinin gelir testi yaptırma yükümlülüğünde olduğu halde gelir testi yaptırmadığını belirterek, “Bu durumdaki kişilerin borcu 10 milyar 962 milyon TL olup, bu rakama göre kişi başı ortalama borç tutarı 2 bin 33 TL” dedi. Soylu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak’ın, “genel sağlık sigortası kapsamındaki gelir testi uygulamasına” ilişkin yazılı soru önergesini yanıtladı. Türkiye genelinde 5 milyon 390 bin 455 kişinin geli

Her yerini yenilemiş de! Asıl önemli olanı, BEYNİ unutmuş :)

Resim
Barbie'ye benzemek için 1,5 milyon TL'ye yakın para harcadı... ABD, Ohio'da yaşayan 42 yaşındaki Nannette Hammond adlı kadın, Barbie bebeklere benzemek için bugüne kadar 500 bin dolar (yaklaşık 1,5 milyon TL) harcadı. Beş çocuk annesi 42 yaşındaki Nannette Hammond adlı kadın, Barbie bebeklere benzemek için bugüne kadar bir servet harcadı. ABD'nin Ohio eyaletinde yaşayan ve mutlu bir evliliği olan kadın, tam bir estetik operasyon bağımlısı.Nannette Hammond, geçirdiği operasyonlar sonrası görüntüsünden de hayli memnun: 'Biliyorum, diğer anneler arkamdan dedikodu yapıyorlar ama umursamıyorum. 'İnsanların kötü yorumları çocuklarımı üzüyor. Onlara bunları kafalarına takmamalarını öğütlüyorum. Normal bir genç kadınken, tanınması güç bir hale gelen kadın, '70 yaşına gelene kadar durmayacağım' diyerek estetik operasyonlara devam edeceğini söylüyor. Alıntı Doğallıktan uzak her şey basit ve çirkin bir duruş sergiliyor bence. Keşke o kadar para vermişken

Dünya'nın Nefesini Tutarak Beklediği Faiz Kararı!

Resim
Bugün Dünya da iki ana para bölgesi vardır. Amerika=dolar ve Avrupa Birliği=Euro. Kağıt para, üzerin de yazılı değeri karşılık bulduğu sürece dolaşımda belirleyicidir bu ikisi. Amerika, Dünya genelinde teknoloji/askeri güç üretimin de lider olduğu için de dolar belirleyicidir. Devletler karşılıklı ticaret ve takas içerisinde olduklarından güçlü olanlar aralarında satınalma değerlerini kontrollü şekilde belirlerler. Buna da PARİTE denir. Ana etken, dolaşan kağıt para karşılığın da talep edilen mal üretimi ve takasıdır. Bu denge olduğu sürece de sorun çıkmaz. Sonuçta ABD (İSRAİL) dünyanın her yerin de üstünlük kurmuş durum da. Amerika faizi belirliyor! Tüm dünya da sadece sonucu bekliyor :) :( Fed yeni bir ekonomik kaos istemiyor. Fed faizleri tüm dünya ekonomisini ve piyasalarını gözeterek artıracak. 2016 yılın da etkisi pek hissedilmez. Faiz artırımı devam ettikçe gelişmekte olan ülkeler biraz da olsa etkilenecektir. Yapısal sorunlarını çözen ülkeleri bu durum etkilemez. Döviz,

Açılın BİYOMETRİK ve PARMAK İZLİ PASAPORT geliyor!

Resim
Dışişleri Bakanlığı açıklık getirdi: AB uyumlu pasaportlar için yumuşak geçiş olacak. Mülteci krizinin çözümü için Brüksel’de yapılan görüşmelerden sonra gündeme gelen, “AB ülkelerine vizesiz gidilebilecek, bunun için pasaportlar değişecek” haberleri sonrası başlayan tartışmaya Dışişleri Bakanlığı yetkilileri açıklık getirdi. Bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi,  Türk vatandaşlarına AB vize muafiyeti tanınırsa, pasaportların yenileneceğini açıkladı. Yetkili, AB ile uyumlu güvenli pasaport uygulaması için hazırlıkların Brüksel ile geçen Kasım ayında varılan eylem planı anlaşmasından çok önce başladığını anımsattı. Eylem planında, Türkiye vatandaşlarına vize muafiyetinin kaldırılmasının öngörüldüğü ve vize muafiyeti sadece yeni ve güvenli olan pasaport sahiplerine tanınacağı için hazırlıklar hızlandırıldı.Bakanlık yetkilisinin verdiği bilgiye göre, hâlihazırdaki pasaportlardaki güvenli çipler, AB kriterlerini karşılamaktan uzak ve yenilenmesi gerekiyor. Ellerinde geçerli bir pasaport

Önce boz. Sonra eskiye dön! Yeni diye yuttur :)

Resim
ÖSYM'den YGS açıklaması! Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), 13 Mart'ta yapılacak 2016-Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) sorularının tamamının, kurumun internet sitesinden kamuoyunun bilgisine sunulmasını kararlaştırdı. Merkez yetkililerinden alınan bilgiye göre, ÖSYM Yönetim Kurulu, 13 Mart 2016'da yapılacak YGS'deki soruların tamamının "Temel Soru Kitapçığı" adı altında, ÖSYM'nin internet sitesinden tüm kamuoyunun bilgisine sunulmasına karar verdi. Alıntı Bu sınav sistemi bir kaç saatlik zaman içerisinde kişinin geleceğini belirliyor :(  Ne olacağına karar veren çağ dışı bir sistem. Kişilere ikinci bir şans tanımıyor. Üniversite okumak sınavsız olmalı. Okul başarı puanı, becerisi, isteği, algılama gücü vs. Zaten bu zamana kadar neyde, ne kadar başarılı olacağını ve ne yapmak istediğinin ayrımına varıyor insanlar. 2016 Türkiye'sinde bir kamu kurumunun mahkeme kararına uyması tarihi bir olay oldu ya. Söyleyecek sözü olan? Mah