Kayıtlar

Tehlike Sanıldığından Daha Büyük.!

Resim
Suriye'ye sürgün edilen Ermeniler tekrar ülkemize sokuldu. Zamanında Suriye’ye kaçan veya sürgün edilen Ermenilerin torunları. Tehlike sanıldığından da büyük. Bir değil, birden fazla bir çok tehlikenin planlanıp, uygulamada olduğunun anlaşılamamış olmasıdır. İçlerinde canlı bombadan tutunda, Ermeni, Yahudi terörist vs. kadar var. Onlar bilmiyor mu sanki. Olan görev yapan insanlarımıza oluyor. Bu gelenlerin çok değil üç beş sene sonra çoğu terörist olup polisimize  askerimize saldıracaklar maalesef. Bir zamanlar İsrail'e Güney Sınırlarımızın mayınlı arazilerini temizlettirmişlerdi. İşte hep bunlar içindi. Danışıklı döğüş. Sadece bir kaç yılda 160 bin Suriyeli bebek dünyaya geldi. Durmadan doğuruyorlar. Suriye'nin yüzde 80'i Süryanidir. Müslüman değil, İnternet ve kitaplar vs. var araştırın. İsrail'in planı adım adım uygulanıyor. Büyük ortadoğu projesinin gereğini yerine getiriyorlar. Biz kardeşiz deniliyor. Bakalım bu işin sonu ne olacak. 900 km Suriye hududu f

Her şey nabız yoklama ile başlar.!

Resim
TC Devletinin Anayasasının ilk 3 maddesi değiştirilemez, değiştirilmesi dahi teklif edilemez. Laiklik kavramı bu 3 maddenin içindedir. Her şey nabız yoklama ile başlar. Sanırım Meclis Başkanı SuudiArabistanın kralından etkilenmiş. Laik olmayan din merkezli anayasa istiyor yani dinsel bir anayasa. Sonuç; Molla idarecileri, hoşçakal Cumhuriyet. Dinin siyasetle bir gösterilmesi doğru mu? İbadet yeri ayrı, siyaset yeri ayrıdır. Biz laiklik demekle dinsiz mi oluyoruz. Bir bakalım mı laiklik ülkemizi nasıl koruyor! Laik olmayan tüm ORTADOĞU bize sığındı ve devam ediyorlar gelmeye. Bu kadar kötü de neden öncesinde Arabistan'a, İran'a vs. gidip şeriatın içinde  yaşamıyorlar da Türkiye'ye geliyorlar. Bir silkeleninde ne kadar güzel bir ülke de yaşadığımızın farkına varın. Ya da gidin. Biz laik bir toplum olarak yaşamaya devam edelim. Düşmanları dışarı da değil içeride aramak gerekir. İnsanlar artık siyaset de yapamaz hale geldi. Önce ekonomik krizle insanların belleri

Kötü günlerimiz de kim tanır bizi?

Resim
Yıllar geçiyor, sevinip mutlu oluyorsun çevrendeki dostlarını görünce. Bir gün ayağın takılıyor. Sendeliyorsun. Düşmek üzereyken bir bakıyorsun ki yanın da bir, iki gerçek dosttan başka kimse yok. Ve sendelediğin için Allah'a şükrediyorsun. Zor durum da kaldığın zaman anne, baba bile yardımcı olmuyor. İnadına daha da zora sokuyorlar. Yakın bildiğin akrabalar, dostlar, arkadaşlar da sırtına vurmaya çalışıyor. Insanlar seni yediği sürece yanında oluyorlar. Canımızın değil malımızın dostu gibi. Bunu belli de ediyorlar. Yüzleri de kızarmıyor. Bencillik hep. Bana hep bana bana, bana hep bana bana. Genellikle yakınlarımızdan kötülük, el dediğimiz insanlardan da destek gördük. Düşman hep yakındadır. Uzakta aramayın. Düşmanını tanırsın uzak durursun. Ama dost görünüp kuyunu kazanlardan ALLAH korusun. Benim tek isteğim hakkımız da kim ne düşünüyorsa, Allah da kendilerine aynısını versin. Ne eksik, ne fazla. İyi olana da, kötü olana da aynısı. Allah kimseyi kimseye muhtaç etmesin.

Önlem! Kilisliler Saklanın. Ama nereye?

Resim
Kime sordunuz da yanlışlıkla oldu dedi? Mermi evin çatısından içeri giriyor ve evdekileri öldürüyor. Eve saklanın, sokağa çıkmayın diyorlar. Savaş durumlarında canavar düdükleri çalar. Evler boşaltılır, millet sığınaklara gönderilir, gerekirse kent boşaltılır, olağanüstü önlemler alınır. Bizim hükumet o kadar rahat ki daha yeni masaya yatıracaklar. Avrupa da, Amerika da bırakın bomba atılmasını, böyle bir savaş durumunu duysalar, birisi savaş çıktı dese dükkanlar yağmalanır, hisse senetleri satılır, borsa çöker, bankalardan paralar çekilir. Bankalar iflas eder, sigorta şirketleri batar, millet şehri bırak, ülkeyi terk eder kaçar. Kırk yılda bir terör saldırısı olduğu anda şehir ablukaya alınıp anında teröristler etkisiz hale getirilip yakalanıyor. Olağanüstü önlemler alınıyor, 40 gün yas ilan ediliyor, terörü protesto yürüyüşleri, toplantıları yapılıyor. Bizim hükumet terörist avlamak için şehir yıkıyor, savaş durumunda önlem için daha düşünüp masaya yatıracak. Millet hükumet önl

Sen benim hayatım değil! Sen benim sonsuzluğumsun! - (Yazar:Hülya ÇAKICI)

Sen benim hayatım değil! Sen benim sonsuzluğumsun! - (Yazar:Hülya ÇAKICI)

Bir Acıdır Ergenekon Aslında...

Resim
Titaniğe binenler de bu gemiyi hiçbir şey batıramaz demişlerdi. Firavun da ölümsüzlük diyordu. Bir sivrisinek öldürdü onu. Ölüm her zaman baş ucunda. NİSA SÜRESİ 112. AYET: Kim bir HATA veya BİR GÜNAH kazanır da bunu suçsuz birinin üzerine atarsa şüphesiz bir İFTİRA ve AÇIK bir VEBAL daha yüklenmiş olur. Acıdır Ergenekon aslında. Haksız ölümler,  özgür olmadan parmaklıklar arkasında geçen zamanlar, suçlanarak geçen yıllar. Yıkılan ve dağılan yuvalar. Kaybolan kocaman bir ömür. Maalesef tüm bu kaybedişlerin arkasından gelen, suçlamaları yapanların ve aslında cümle alemin bildiği suçsuzluklarının kanıtı. İşte bunlara bile sevinir olduk. Hiç değilse gün ışığına çıktı suçlu olmadıkları diye. Oysa ki onca olumsuzluk kumpaslar, arkadan iş çevirmeler, en önemli günlerimizi unutturmaya çalışan bir yönetim anlayışı, ötekileştirilme, yalnızlaştırılma ve yanlış bir dış politika. Ama bizim umudumuz var. Hala küçük şeyleri birleştirip büyütmek yarınlara umutla bakmak amacımız. Biliyoruz

Maaşlarımızdan Hem Resmi, Hem Özel Sigorta Primi Kesintisi Yapılacak!

Resim
Bireysel Emeklilikte yeni dönem başlıyor. Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye'de tasarruf oranlarını artırmak için Bireysel Emeklilik Sistemi'nde (BES) otomatik katılım uygulamasına dönük mevzuat çalışmalarını başlattıklarını BES'in, vatandaşların emeklilik dönemindeki refahının artırılması hedefindeki en önemli araçlardan biri olduğu, aynı zamanda, bireysel emeklilik sisteminin önemli bir tasarruf aracı olarak da öne çıktığını söyledi. BES bireylerin gelir elde ettikleri dönemdeki hayat standartlarını emeklilik dönemlerinde de koruyabilmeleri için sosyal güvenlik sistemlerince sunulan emeklilik gelirine ek bir gelir sağlamak amacında olan taslağı Meclis'e sunacakları söyledi. Öncelikle bu millet tasarruf yapacak kadar para kazanmıyor. Verilen ücret zamları, yapılan zamların çok çok altında kalıyor. Ayrıca kişilerin şahsi düşünceleri alınmadan maaşlarından bu kesintinin yapılması ne kadar doğru? Bireysel emekliliği zorunlu hale getirip