Depresyon


Depresyon insan beyninin ve zihninin yetersiz geldiği, kaldıramadığı aynı anda onlarca şüpheye, kötü düşünceye sahip olduğu dönemdir. Bilgisayarın ana işlemcisine virüs yerleşmesi gibi beynine kötü düşüncelerin girmesidir. Kimse kendiliğinden depresyona girmez etrafındaki insanlar, ön yargılar, gelenek ve görenekler, insanların aşırı eleştirisi bu duyguyu yaratır ve beynin eror vermesine neden olur, bunu da çoğunlukla toplum sağlar.

İnsanlar yaşamadığı acılar için her türlü üslupla yorum yaparlar. Kimdir, nedir, neden o durumdadır bilmeden, anlamadan, hikayesini bilmediğimiz insanları bir fotoğrafın etrafında yargılamak çok gereksiz ve anlamsız demeden. İnsanların hep bir yorumda bulunma hakkı vardır ama sahneleri yoktur.

Depresyon bilinçsizce ve fark ettirmeden içine çeker. Ne kadar güçlü olursan ol bazen sonunu getirmeye gücün yetmez.

Bazen kızıyor kırılıyoruz, karşı tarafın yapısı karakteri diyerek susuyoruz, biz susup izin verdiğimiz sürece de bir şey değişmiyor. Ruhumuz, kalbimiz, onurumuz, gururumuz zedeleniyor ama onlar değil biz suçlu oluyoruz. İzin veriyoruz, o iznin temelleri neredeyse bebeklikten atılmış, sorun izin vermekte değil belki daha derinden ve daha kökten.

Depresyona sebep olanlar ben değil, sen değil, o değil peki kim? Herkes her gün birilerini şikayet ediyor, küfür ediyor, aşağılıyor, dövüyor, öldürüyor iyi de kim bunlar? Hepimiziz, hepimiz aynıyız...

Birini depresyona sokmak maliyetsiz. Atlamak için ilaç firmaları var, önce sok sonra soy mantığı. Ama depresyon ileri düzeye gelmeden tedavi edilmesi gereken bir hastalık. Herkesin kendi başına aşabileceği bir durum değil.

HÜLYA ÇAKICI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Süleyman Demirel'den bir fıkra ile günümüz :)

Ayağınızdaki 6 Güçlü Nokta

Hayat Kişiye Özeldir