Olan Bitenleri Dinleyip Seyretmek

Sürüden olmayıp farklı olunca ya sana uyumsuzsun diyorlar yada yalnız kalmaya mahkum oluyorsun. Farklı zekalara göre değil günümüz insanı.

Yaşadıkların ve sana yaşatılanlar. Dünyanın bir hologram olduğunun farkına varmak. Olan bitenleri anlamsızca dinleyip seyretmemizin en büyük nedeni.

Sosyal medya, sinema, televizyon, radyo, gazete, dergi vs. ölümü bile unutturuyor, dünyanın istediği sistem de bu; tek tip insan olmamız, vurdum duymaz olmamız.

Dinleyip, seyirci kalmak güven duygusu ve duygusallığa vurulan darbelerden sonra oluşur genellikle. Zaman en büyük ilaçtır, akışına bırakıp gerçeklerle yüzleşip, farklı yol haritası bulup uygulamaya geçince düzelir, yan etkisi ise yalnızlıktır. Bu durumdan kendi gibi düşünen insanlarla bir araya gelerek de çıkılabilir ama affetmek en tatlı intikamdır.

Sahibiyet ve aidiyet duygusunu taşımamak. Bananecilik yapmadan yaşamak. Herkesi eleştirmeyi ve olumsuza odaklanmayı bırakıp çözüm odaklı yaşamak. Emek vermek, vefa görüp sevilmek, fikirler oluşturup, hedefler belirleyip benimsemek, kabul gördükçe aynı yöne bakabilmek, birlik olabilmek.

Sınırlarını genişlettikçe daha çok engel çıkar karşına ama şu an bir dönüm noktasında da olabilirsin. Yalnızlık yaşıyor yada boşluğa düşmüşsen bir hobi edin ki, zamanını boş geçirme, büyük umutların, büyük beklentilerin olmasa da bir şeylerle uğraşmak iyi gelir yada çocuklarla beraber ol, çocuklar her zaman samimidir, yürekleriyle konuşurlar, samimiyete yeni şeylere ihtiyacın var, hayal kur düş gücü iç zenginliği verir her zaman.

İtaatsizliğin günah, kabahat, suç, itaatin ise büyük bir erdem olduğu fikrinden vazgeçmedikçe, birey olmaktan, özgür olmaktan korktukça birilerinin bizi yönetmesine hep göz yummak zorunda kalacağız. Bilgimiz dahilinde yada farkında olmadan köle olacağız.

HÜLYA ÇAKICI