Sonsuz Hayal Kırıklığı

İnsanlar bir şey yapmadan önce yapacağı işin önemine göre beklenti içine girer bu doğaldır. Beklentisi karşılanmadığı zaman hayal kırıklığı yaşar bu da normaldir. İnsanların eline belirli bir senaryo verip yaşamasını ve yaşatmasını bekleyemeyiz, makine gibi dar bir kalıba sıkıştırıp yaşatamazsınız.

Büyük çaptaki hayal kırıklıkları hayatımızla ilgili yaşadıklarımızdır. Bunlara bir çözüm genelde yoktur çünkü hayatlarımızın bin bir çeşit hali vardır. Bunu doğuştan zenginlerde de, işleri sonradan açılanlarda da görürüz ve yine hiçbir işi rast gitmeyenlere de tanık oluruz.

Hayat mücadelesinde herkese aynı oranda mal, mülk düşmez. Her insanın maddi durumu iyi olmaz, fakirler de olacak, zenginler de olacak, açlıktan ölenler de olacak, yalnızlar da olacak, mutlu aile kurabilenler, acı çekenler de olacak, ömrü boyunca acı nedir bilmeyenler de olacak. Yani hayat bize mutlaka verir diye bir şey yok. Hayatla ilgili kesin olan tek şey bir gün biteceğidir.

İnsanlar kendilerini başkalarıyla kıyaslarlar bu da doğaldır. Aynı üniversiteden mezun insanlar aynı mevkiye gelemeyebilirler. İnsanların ellerini değdikleri yerleri yıkmak gibi özellikleri vardır. Sistemler getirip bu sistemlerde ezmek insanları karamsarlığa sürükler. Yıllarca okuyup emek vermişsindir ama yapılan bir torpil olman gereken yeri engellemiştir. İçindeki idealist kişiyi gömüp yasını tutarsın, hep bir kırıklık kalır içinde. Adaletsizlik oldukça hiçbir şey düzelmez ve sonsuza kadarda adaletsizlik olacak.

HÜLYA ÇAKICI