Kayıtlar

Önemli olan...

Resim
- Önemli olan, ne aldığınız değil, ne verdiğinizdir. - Önemli olan, öğrendikleriniz değil, öğrettiklerinizdir. - Önemli olan, doğruluk, dürüstlük, merhamet, fedakarlık ve cesaretle atmış olduğumuz her adımla, başka yaşamları zenginleştirmiş olmanızdır. - Önemli olan, yetenekleriniz değil, karakterinizdir. - Önemli olan, diğer insanları yüreklendiren, onların sizi takip etmesini sağlayan örnek bir insan olmaktır. - Önemli olan kaç kişi tanıdığınız değil, siz gittiğinizde ebedi bir yoksunluk hissedecek olan insanların sayısıdır. - Önemli olan, hatıralarınız değil, sizi sevenlerin kalbinde yaşayacak olan hatıralarınızdır. - Önemli olan, ne kadar uzun süre hatırlanacağınız değil, kimler tarafından ne şekilde hatırlanacağınızdır. - Önemli bir hayat yaşamak rastlantıyla olmaz. - Önemli olan, koşullar değil, seçimlerinizdir. - Önemli bir hayat yaşamayı seçin... (Michael Josephson)

İnançlar mantığın işleyişini gösterir!

Resim
Ben nerede hata yapıyorum dedikten sonra akılda oluşan destansı liste. Mantığını kullanmayı reddeden birisiyle tartışmaya girmek, özeleştiri yapmadan ve sadece olaya kendi açısından bakarak, kendi mantığına göre başkalarının doğrularını anlamamak, onları mantıksız görmek en büyük cahilliktir. Düşünmeyen, sorgulamayan, akıl etmeyen, onun bunun fikirleriyle dedikodu yapan cahillerden yüz çevirin, zamanınızı harcatmaktan başka bir işe yaramazlar. Cahil insanla tartışmak çıldırtıyor, hiç bulaşmayın kafanız rahat olsun. Cahilin kendine göre yürüttüğü cahilce bir mantık vardır ve başka bir mantığın doğru olabileceğini asla düşünmez bu nedenle tutunduğu şey onun kimliğidir. Bir düşünceye körü körüne bağlanan, kimlik sahibi olamayanlardan uzak durun. Mantık kullanılması isteğe bağlı olan bir şey değil, bir dünya görüşünün pratiğe yansımış halidir. Hepimizde mantık var ama her hangi bir olaya yaklaşım kişinin mantığının olup olmadığı bize gösterir. İnsanların hayatına yön veren dünya görü

Artık hazır...

Resim
Üstad, bir dövüş horozu yetiştiriyordu. Dövüşe hazır mı diye soranlara: "Hayır, henüz değil. Mağrur ve inatçı." On gün sonra aynı suali soranlara: "Hayır, başka horozların ötüşüne cevap veriyor." Daha bir on gün geçince: "Sinirli ve kızgın." Daha bir on gün sonra: "Şimdi hazırdır. Horozları cevaplandırmıyor, onlara tahtadan yapılmışlar gibi bakıyor, bütün kudreti teksif edilmiş. Artık hiçbir horoz ona karşı koyamayıp kaçacaktır." (ALINTI)

Ekonomimiz

Resim
Dünyada yatay seyreden her şey bizde artış gösterir. Petrol fiyatları, internet, sebze, meyve, ulaşım vs. insanlar en çok neyi kullanırsa ona zam yapılır. Enflasyon belirlenirken de liste hiç kullanmadığımız şeylere göre belirlenir.  IMF'ye olan borç ödendi der bilmeyenler. Merkez Bankası altınlarımızın İngiltere'ye borçlarımıza karşılık rehin verildiği doğru mu? 'Rehin değil savaş çıkarsa güvende olsun diye verdik' der merkez bankası. Sonradan hiçbir şey öğretilmiyor, huy zamanla karaktere dönüşüyor. Tüm insani kurumlar ve demokratik yapıların içi boşaltılıp, tabeladan ibaret kurumlar platform olarak var olmanın dışında başka ne işe yarıyor. Her şey içiçe ve ortalık bulanık, belki bilerek belki de bilmeyerek.  Sistem bizleri hiç acımadan köleleştirdi. İhtiyacımız olmayan nesneleri ihtiyacımız varmış gibi sunup bizi sisteme köle yaptılar. Bizler modern köleler, sistem denilen çarkta kapitalizm. Küresel sermaye diyerek bir şeyi yapmaya, satmaya, almaya

İnsan kendini unutmak için sever!

Resim
Aşık olduğunu söyleyen bir arkadaşım demişti ki, insan kendini unutmak için sever ve aşık olur. Yunan Mitolojisindeki inanca göre Zeus lanetlemiştir insanı ve bu yüzden insanlar arar yıllarca diğer yarılarını. Aşk her insanda vardır, diğer yarımızı arar, iki kişiden bir kişi yapmaya çalışırız. Her birimiz bir bütün insanın eşleşen yarılarıyız ve her birimiz bize uyacak o diğer yarımızın arayışı içindeyiz. Sevgi insanlığın ortak lisanıdır, kendimizi unutup biz olabilmemizi sağlayan tek dildir, her insanın sevmeye de, sevilmeye de ihtiyacı var. Bazen sevilmek için değil sevdiği için sever, sevgisini hak edecek birini de seçemez. Hayatta bazı şeyler sebepsiz oluyor, sevmekte öyle hiç fark etmeden bir bakarsın sevmişsin. Genellikle eksikliğini hissettiği şeylere sahip kişilere aşık olur insanlar farkında bile olmadan. Korkak bir erkek cesur bir kadına, suskun ve çevresi olmayan birisi sosyal ve konuşmasını bilen birisine aşık olabilir. Çok istediği şeye gerçekten sahip olduğunda artı

BİZE DE BİR KONFÜÇYÜS LAZIM

Resim
Konfüçyüs bir süre için şehrin yönetiminde görev alır ve yedi gün sadece şehirde olanları izler. Yedinci gün şehirdeki en yüksek memur Shao-Cheng’i görevden alır. Öğrencileri buna  çok şaşırırlar ve sorarlar: – “Shao-Cheng bu şehirde hatırlı ve kuvvetli bir adamdı. Şehrin yönetiminin de yetki aldıktan sonra ilk işiniz onu görevden almak oldu. Bildiğimiz kadarıyla bu adam haydutluk, hırsızlık yapmamıştı. Bunu neden yaptınız?” Konfüçyüs, öğrencilerine neden yaptığını anlatır; – “Dünyada beş ağır suç vardır. Haydutluk ve hırsızlık bunlardan sonra gelirler. Bu beş suç şunlardır: 1. İyi eğitimli ve bilgili olmasını gizlice kendi fırsatları için kullanan, 2. Aşırıya kaçan bir hayat tarzı ile inatçılık, 3. Doğruyu söylemese de insanları yanıltabilen, 4. Sadece olumsuz olaylar ve her şeyin hep kötü yanları hakkında konuşan, 5. Yanlış olduğunu bildiği şeyleri sanki doğruymuş gibi gösteren ve destekleyen Shao-Cheng’de bunların hepsi vardı. Nereye gitse taraftar topluyor, isyanlar

Deli miyiz neyiz ama yürekliyiz!

Resim
Zihne değil egoya değer vermiş insanların üstünlük kurduğu günümüzde, zeki ve akıllı olmak aslında en büyük deliliktir. Bu işler emek işi hadi demekle olmaz :) Delilik aklı özgür bırakmaktır, dokunulmazlıktır. Kontrollü delilik zekanın göstergesidir. Deliler de akıl kalıntıları hep vardır ama aptal hep aptaldır onlarda akıl aramayın. Algı ve sezgisi farklı olanlar genel olarak dışlanırlar, sıradışı insanlar çevreleriyle fazla ilgili değillerdir bundan dolayı da onlara adlar verilir. Ama ben mi sıradanım yoksa beni sıradanlaştıranlar mı sıradan tartışılır. Yine de bu düşünceleri bir tebessüm oluşturuyorsa delinin yüzünde, bir zarar gelmez böyle bir düşünceden de bize. Bazı insanlar kötülüğü ve art niyeti akıl olarak görürler çünkü. Aslında kelimeler her şeyi anlatmaya yeter ama insan beyninin anlatmaya izin verip vermemesi önemlidir, kendisini kontrol edebilmesi. Kimse kendinden daha akıllı birisini karşısında görmek istemez ve bunun içinde deli diyerek dışlar. Düşünceleri kend