Kayıtlar

İnsanda Kusur Arama

Resim
Negatif bir zihinle pozitif bir hayat yaşanmaz. Çölde susuz kalmış biri gördüğü her tepenin arkasında zemzem suyu olduğunu düşünür. Gerçek farklı, bakış acısı farklıdır. Mutsuz anınızda mutluluk yaratabilirseniz mutlu insansınızdır. Her şey gelir, geçer, biter, tükenir geride sadece insan kalır. Yol vardır mutluluğa götürür, yol vardır çıkmaz sokağa götürür. Her gün yeni bir gün olarak doğar, doğan yeni günü yaşamak ise kendi elimizde. Gittiğin, uzaklaştığın yerde başka sıkıntılar başka mutsuzluklar olacak, nereye gidersen git dört dörtlük olmayacak hayatın, onun için mutsuz olduğun kimselerden uzaklaşma imkanın varsa uzaklaş yoksa arana mesafe koy, sınırlarını bildir. Çoğu kişinin ise mutsuzluk kaynağı eşidir, ailesidir, yakın çevresindedir kimileri için bu çok zordur. İnsan bir kere yaşıyor kendisini üzen, kıran şeylerden uzak durması yine kendisi için iyi ve güzel bir yaşam demektir. Kendi değerini anladığın an başkalarını önemsememeye başlıyorsun. Sıkıntılarımı suya a

Güce Tapan İnsanlar

Resim
Güce tapan insana bir şeyler katamazsınız. Sizden daha güçlüsünü görünce size ihanet edebilirler. Sınıfsal bilincini almamış insan toplulukları hiçbir zaman toplumsal farkındalık, sosyal bilinç ile hareket edebilen kesim olmamıştır. Adalet denince aklımıza gelen ilk şey adaletin terazisi ama ne yazık ki günümüzde terazinin ayarlarıyla oynanmış durumda pek doğru tartmıyor. Terazinin doğru tartması için birlik olmak gerekiyor bu ise mümkün görünmüyor. Hangi sistemi getirirseniz getirin, hangi yönetim şekli üzerinde devlet kurarsanız kurun, eğer devletin temel dayanağı olan kitle bozuk ise hiç fark etmez kurulan sistem iyi bile olsa yozlaşıp batar. İster demokratik laik anlayış, ister sosyalizm, ister İslam hukuku veya başka her ne varsa toplum iyi değilse hiçbirinin anlamı olmaz. Menfaatçi, çıkarcı, kendini düşünen veya hayatını kurtarmak için çabalayan bencil bireyci kişiler yerine, nasıl faydalı olabilirim hem ülkem hem insanlık için neler yapabilirim diyebilecek namuslu, dür

Bilgi Yeni Keşifler İle Gelir

Resim
Bilgiyi alan gelişir geliştirir, bu gelişim kültürel yörüngeyi değişitirip bizleri de etkiler. Bilim sevilmeyen bir öğretmen gibi, her şey onda gizli ama sadece onu görebilenler parmak kaldırıyor. Cehaletin kötü bir şey olduğunu Rönesans öncesi Avrupa'ya bakıp anlayabiliriz. Bilginin, ilmin, irfanın ne kadar değerli olduğunu anlamak içinde İslam'da beytul hikmetin kurulup ve İslam alimlerinin bilimde açtıkları çığırlara bakabiliriz. Geçmişte bilginin doğudan batıya gitmesi ve günümüzdeki doğu inanılır gibi değil. Peki doğudan batan güneş tekrar doğudan doğabilir mi? Zor. Doğunun kitapları batı dillerine çevrilip batılı okullarda okutulur batılılar aydınlanırken, doğu karanlıkta kayboluyor. Umarım bu karanlığın bir parçası olup bizler de kaybolmayız. Değerlendirmesini bilsek Türkiye doğu ve batı kültürünü birleştirebilecek kültürel birikime sahip bir coğrafyadadır. Rönesans İstanbul'un fethinden önce başlamış ve Michelangelo defalarca İstanbul'a davet edilmişti

Yaşam Mucizeyi görmektir

Resim
İnsan eksikliğini hissettiği şeyi arar, onu bulduğunda tam olup tamamlanır. Akıllı insan kendi kusurlarıyla uğraşır başkalarının kusurlarıyla ilgilenmez. Alışkanlıklarımızın esiri oluyoruz bunlarda zamanla bağımlılığa dönüşüyor. Keşke herkes bir gün yaşattıklarını yaşasa ama dünya adil bir yer değil. Kendimize sözlerle, davranışlarla sınırlar getirip acıyı kendimiz yaratıyoruz. Oysa hayatta mutlu olmanın o kadar çok yolu var ki. Beklemeyi bilirsen her şey ayağına gelir. İnanç göreceli bir kavram. Bir şeye biat edip körü körüne inanmakla, savaşta yada herhangi bir yarışta bir şeyi icat etmek uğruna kazanacağına inanıp normal gücünün üzerine çıkmak başka bir inançtır. Zor durumda sevdiğine yada bir dostuna olan inancınla, onun geleceğine inanmak yine başka bir inançtır. Mucizeleri bu tür inançlar yaratır, körü körüne bir dogmaya inanmak değil. Hayat beden ve akıldan ibaret dersek tamam ama kalbi ve ruhu nereye, sevgiyi nereye, merhameti, vicdanı nereye koyacağız. Aşkın vuku bul

Yaşamaya zaman ayırın...

Resim
Yaşınız kaç olursa olsun istediğiniz ama gerçekleştiremediğiniz her şeyi hayata geçirin veya en azından deneyin. Yaşamı kaçırmamak lazım bu kadar değerliyken. Şartlar hiçbir zaman gerektiği gibi olmaz, bütün şartlar yerine gelinceye kadar erteleyenler de hiçbir şey yapamaz. Her eylem bir histir. Gül, konuş, çığlık at, bağır, sarhoş ol, küfret, sarıl, ağla, gerektiğinde başkaldır, isyan et, evde çıplak gez vs. insanları takmayın hayatın tadını çıkarın. Olmadı yine deneyin, her şeye zaman ayırmak gerekiyor, en çokta sevmeye, sevilmeye. Umutla gülümsemek iyidir çoğaldıkça huzur buluruz. İnsan olmaya zaman ayırın, insan olabilmenin sembolü insanlıktır çünkü. İnsan kendini bulduğu zaman mutlu olur ama bu yolda ilerlerken önümüze çıkanları kırıp ezmeden, o zaman kendimizi gerçekten bulmuş oluruz. Bir insanda sağduyu olması güzel, bu bilgiyle pekişirse gelişir ve olgunlaşır. Mükemmel olduğunu düşünen insanlar da hata yapabilir. Mutluluk ve sahiplenme sonrası gerçeğe toslayıp, trajed

Yol Verdim Gidişlere

Resim
Bir insandan vazgeçmek insanın kendine olan saygısını tazeler. Keşke daha önce yapsaydım dedirten bir durumdur. Zamanı gelince olmalı ki gidişler sizde ağırlık yapmasın. Yani isabetli bir karardır boşa kürek çekmemenizi sağlar böylece kendinize olan öz saygınız artar. Kasmaya gerek yok, sizi en çok eleştiren bulunduğunuz durumu sürekli size hatırlatan kişi size en çok zarar veren kişidir, ilgilenmez kesersiniz iletişimi. Önce tanıyor sandığın kişiyi sonradan tanımadığını fark etmek, ikiyüzlü olup yüzünü duruma göre değiştirerek kullanan tiplere bay bay demek. Kimse vazgeçilmez değil, insanoğlu kendine fazla rol yüklediği bir zamanda yaşıyor. Kendini ve kendi gibi olanları fazla önemsiyor. Bazen de vazgeçmek kolay değildir. Birisini yüreğinde taşırsın, görmesende, duymasanda taşırsın. Bazıları kolayca vazgeçebilir bu da bir kusur değil, bir yapıdır. Biri yanlış diğeri doğru değildir, durumun genetiği böyledir. Kimisi insanını arar kimisi aramaz. Bu işler böyledir bunu da far

Zıtlıkların Ötesinde

Resim
Yaşam zıtlıklarla dolu ve hep bir tamamlama söz konusu. Eksi artı, yeni eski, güzel çirkin, nefret sevgi, geçmiş gelecek vs. gibi. En zıt kutuplar bile birbirlerine en yakınken ayrım yapmak zor. Sonuçta her şey zıddıyla vardır, zıddıyla fark edilir, zıddıyla değer kazanır. Asimetrilik, zıtlık olmasaydı evrende olmazdı. Her şey haktır ve kainat güzelliklerin yansımasıdır. Yaşadığımız sürece olumlu ve olumsuzluklarla yaşamaya alışılmalı, aynı gülle dikeni gibi. Çünkü kainat insana olumlu veya olumsuzlukları beraber vermiş. Her akşamın bir sabahı var hem umutlu olanlar için, hem umutsuz olanlar için. Her karanlığın arkasında aydınlık var yeter ki inanalım. İyilik ve kötülük bizi insan yapan unsurlar. Belirleyici olan ise eylemin sonuçlarını öngörmekle ilgilidir. Zıt kavramlar arasında mutlaka bir bağlılık vardır. Sıcak ve soğuk gibi, ikiside sıcaklığı belirtirler ama birbirlerinin tam zıttıdırlar. Aynı şey sevgi ve nefrette de olabilir, zıt olsalarda aynı duygunun niceliğini belir